Türkçe Atasözü - XML


IDAtasözüAnlamı
451 baba malı tez tükenir, evlat gerek kazanakendini bilen, yaşama sorumluluğu duyan akıllı evladın gerçek malı, kendisinin kazandığı maldır.
452 baba oğluna bir bağ bağışlamış oğul babaya bir salkım üzüm vermemişbabalar çocukları için büyük fedakârlıklara katlanırlar ancak çocuklar babaları için fedakârlıkta bulunmazlar.
453 baba vergisi görümlük, koca vergisi doyumlukbir babanın kızı için harcadığı para, hazırladığı çeyiz göstermelik olmaktan ileri gidemez, kızın yaşam boyu süren giderlerini kocası üzerine almıştır.
454 babamın adı Hıdır, elimden gelen budurgücüm ancak bu kadarını yapmaya yeter.
455 babanın sanatı oğla mirastırbir evlat babasının sanatını onun ölümünden sonra sürdürür.
456 babasından mal kalan, merteği içinden bitmiş sanırmiras yoluyla mal edinen kimse, onun için ne denli çabalar gösterilip sıkıntı çekildiğini bilemez.
457 babayla oğlanın pabucu bir olunca evde kavga eksik olmazortaklaşa kullanılan bir mal, kimi zaman baba ile oğlu arasında bile kavgaya neden olur.
458 baca eğri de olsa dumanı doğru çıkaryaradılıştan iyi ve doğru olan kimse, ne denli elverişsiz ortam içinde bulunursa bulunsun niteliğini yitirmez.
459 bacak kadar boyu var, türlü türlü huyu varyaşı küçük ancak herkesten farklı alışkanlıklar, huylar edinmiş.
460 bağ babadan, zeytin dededen kalmalıbağ, bir kuşak geçecek kadar yaşlandıktan sonra bol ürün verir, zeytinin bol ürün verebilmesi için en azından iki kuşaklık bir zaman geçmelidir.
461 bağ bayırda, tarla çayırdaher şey kendisi için en elverişli ortamda gelişir, verimli duruma gelir.
462 bağa bak, üzüm olsun, yemeye yüzün olsunkişi, karşılık beklediği işten istediğini alabilmek için gereken harcamaları yapmalıdır.
463 bağı ağlayanın yüzü gülerbir işe gereken özen gösterildiğinde olumlu sonuçlar alınır.
464 bağın taşlısı, karının saçlısıkadının saçlı olanı ile tarlanın taşlı olanı makbuldür.
465 bahşiş (beleş) atın dişine (yaşına) bakılmazpara verilmeden sağlanan bir şeyin ufak tefek kusurları hoş görülmelidir.
466 baht (akıl) olmayınca başta, ne kuruda biter ne yaştakişi talihsiz olursa giriştiği hiçbir işten olumlu sonuç alamaz.
467 bahtsızın bağına yağmur, ya taş yağar ya dolutalihsizin işleri ters gider, bağına yağmur yerine taş veya dolu yağar.
468 bakan göze bağ (yasak) olmazherkesin gözü önündeki şeye bakılması önlenemez.
469 bakan yemez, kapan yerbir şey yalnızca bakmakla elde edilemez, onu ele geçirmek için davranmak gerekir.
470 bakarsan bağ olur, bakmazsan dağ (olur)bakılıp onarılan şeylerden yararlanılır, bakımsız bırakılanlardan bir yarar elde edilemez.
471 bakmakla usta olunsa (öğrense), köpekler (kediler) kasap olurdu (kasaplığı öğrenirdi)yapılmadan yalnızca nasıl yapıldığı görülerek hiçbir şey öğrenilemez.
472 baktın kar havası, eve gel kör olasıtehlikeli bir durum belirmeye başlayınca ondan uzaklaşmanın çaresine bakılmalıdır.
473 bal bal demekle ağız tatlanmazsözde kalan dilek ve tasarıların iş bitirmede hiçbir etkisi olmaz.
474 bal ile kaymak yenir ama her keseye göre değilgüzel yemeyi, güzel giymeyi, güzel eşya kullanmayı herkes ister ama bunları ancak parası bol olanlar yapabilir.
475 bal olan yerde sinek de olur (bulunur)güzel şeylerin çevresinde, ondan yararlanmak isteyen asalaklar dolaşır.
476 bal tutan parmağını yalarimkânları geniş bir işin başında bulunan kimse bunlardan az da olsa yararlanır.
477 balcı kızı daha tatlıgüzel mal satan kimselerden alınan şeyler daha çok hoşa gider.
478 balcının var bal tası, oduncunun var baltasıher işin kendine özgü aracı vardır.
479 balı dibinden, yağı yüzündendeğerleri derinleştikçe artan veya değerleri yüzeyde kalan insanlar vardır.
480 balı olan bal yemez mi?bir kimsenin elinde başkasına verilecek veya satılacak bir şey bulunması, ondan kendisinin de yararlanmasına engel değildir.

* Görseller ve İçerik tekif hakkına sahip olabilir