Türkçe Atasözü - XML


IDAtasözüAnlamı
1681 kör satıcının kör alıcısı olurherkes dengiyle iş yapar.
1682 köre renkten bahsolunmazbir şeyin niteliği hakkında bilgisi olmayan kişiye, o şeyin sözü edilmez.
1683 körle yatan şaşı kalkardeğersiz, kötü kimselerle ilişki kuranlar kötü huylar edinirler.
1684 körler memleketinde şaşılar padişah olurhepsi bilgisiz olan bir çevrede azıcık bilgisi bulunan başa geçer.
1685 körler memleketinde tek gözlü kraldırhepsi bilgisiz olan bir çevrede azıcık bilgisi bulunan başa geçer.
1686 körün istediği bir göz, Allah verdi iki gözistenilen şey fazlasıyla elde edildi.
1687 körün istediği bir göz, iki olursa ne sözistenilen şey fazlasıyla elde edildi.
1688 körün istediği iki göz, biri ela biri bozistenilen şey fazlasıyla elde edildi.
1689 körün yanına varırsan, sen de bir gözünü kapabirtakım eksiklikleri bulunan bir kimsenin yanında ona eksikliğini sezdirip onu mutsuz edecek davranışlardan kaçınılmalıdır.
1690 kös dinleyen, davula kulak vermezbaşından büyük olaylar geçmiş kişi küçük dertleri sorun etmez.
1691 köseyle alay edenin top sakalı kara gerekbaşkasının eksikleriyle eğlenen kimsenin kendisi kusursuz olmalıdır.
1692 köşe taşı köşede yakışırdeğerli kimselerin önemli mevkilerde bulunması gerekir.
1693 kötü haber tez duyulurölüm gibi kötü haber çabuk yayılır.
1694 kötü komşu insanı hacet sahibi ederkötü komşu kendisinden emanet olarak istenen şeyi vermez, emanet isteyen de gidip o şeyden satın alır.
1695 kötü söyleme eşine, ağı katar aşınailişkide bulunduğun kimseleri sözlerinle incitme, kötüleme ki onlar da sana daha büyük kötülük yapmasınlar.
1696 kötü söz insanı dininden çıkarırgönül alıcı, okşayıcı sözlerle karşımızdakinin inadı yenilebilir.
1697 kötülük her kişinin kârı, iyilik er kişinin kârıiyiliğe karşı iyiliği herkes yapabilir, önemli olan kötülüğe karşı iyilik yapabilmektir.
1698 kötürümden aksak, hiç yoktan torlak yeğdirkusurlu da olsa bir şeyin elde bulunması, hiç bulunmamasından daha iyidir.
1699 köylü, misafir kabul etmeyiz demez, konacak konak yoktur derkişi bir işi yapmak istemezse doğrudan doğruya yapmam demez de birtakım gerekçeler ileri sürerek bunu gerçekleştirmenin olanağı bulunmadığını söyler.
1700 köylünün kahve cezvesi karaca amma süreceköylünün kahve cezvesi gösterişsizdir ama konukları ağırlamak için sürekli olarak kaynar.
1701 kucağı dolu olanın, ocağı yanargeleceği düşünüp gerekli önlemleri alan, geçim sıkıntısı çekmez.
1702 kul azmayınca Hak yazmazkişinin başına azgınlığı yüzünden felaket gelir.
1703 kul hatasız olmazinsan yanılmamak için ne kadar dikkat ederse etsin yine yanılır.
1704 kul kullanan, bir gözünü kör, bir kulağını sağır etmeliişçi çalıştıran kimse, işin aksamaması için işçinin yaptığı yanlışları her zaman görmemeli, söylediği uygunsuz sözleri işitmemelidir.
1705 kul sıkışmayınca (daralmayınca, bunalmayınca) Hızır yetişmezyardım hep en zor anda gelir.
1706 kulaktan burun yakın, kardeşten karın yakıninsanın kendi yararı her şeyden önemlidir.
1707 kuma gemisi yürümüş, elti gemisi yürümemişbir erkeğin karıları birbirleriyle anlaşabilirler ancak kardeşlerin karıları geçinemezler.
1708 kumarda kaybeden aşkta kazanırhalk arasındaki inanca göre kumar oynayan ve parasını kaybeden biri üzülmemelidir, böyleleri aşkta şanslıdırlar.
1709 kurban etiyle köpek tavlanmazkimi şeyler, yararlı da olsa herkese verilmez.
1710 kurcalama sivilceyi (sivilceyi kurcalama) çıban edersinküçük bir sorunu çok kurcalar, çok deşerseniz başınıza büyük dert açarsınız.

* Görseller ve İçerik tekif hakkına sahip olabilir