2221 | vardığın yer körse, sen de bir gözünü kapa | girdiğin çevrede rahat etmek istiyorsan sana ters gelse bile çevrene uyum sağlamasın. |
2222 | varını veren utanmamış | kendisinden bir şey istenen kimse elinde ne varsa onu verebilir bunun az olmasından veya düşük nitelikte bulunmasından utanç duymamalıdır. |
2223 | varışına gelişim, tarhana aşına bulgur aşım | sen bana ne kadar değer verir, yakınlık gösterirsen benden de o ölçüde karşılığını alırsın. |
2224 | varlığa darlık olmaz | zengin olanın gücü her şeye yeter. |
2225 | varsa (var mı) pulun herkes kulun yoksa (yok mu) pulun dardır yolun | zengin olana herkes hizmet eder, fakir olana ise kimse yüz vermez. |
2226 | vasiyet ölüm getirmez | üzülecek bir durum meydana gelirse ne yapılacağını şimdiden kararlaştırmak o üzücü durumun gelmesine yol açmaz. |
2227 | ver yiğidi yiğide, Mevla rızkın yetire | iki gencin evlenmesini kolaylaştırınız, Tanrı rızıklarını verir. |
2228 | ver yiyeyim, ört uyuyayım gözle, canım çıkmasın | başkalarının sırtından geçinmeye alışmış kişi en hayati sorunlarının bile çözümünde kendisine hizmet edecek birini arar. |
2229 | veren el, alandan üstündür | yardımını esirgemeyen, eli açık olan kimseye herkes saygı gösterir. |
2230 | veren eli herkes öper | yardımını esirgemeyen, eli açık olan kimseye herkes saygı gösterir. |
2231 | veresiye (borca) şarap içen, iki kez (kere) sarhoş olur | veresiye alışveriş eden iki kez sarsılır malı aldığı zaman bir süre sonra para ödemenin üzüntüsünü çeker, ödeme zamanı gelince de karşılıksız ödeme yapıyormuş gibi sıkılır. |
2232 | verirsen doyur, vurursan duyur | yaptığınız iş, amacın gerçekleşmesini sağlayacak nitelikte olmalıdır. |
2233 | verirsen veresiye, batarsın kara suya | veresiye verdiğinde alanların borçlarını ödememeleri durumunda sen zor durumda kalabilirsin. |
2234 | vermeyince (vermemiş) mabut, neylesin Sultan Mahmut | Tanrı, rahat bir yaşam veya yetenek kısmet etmemişse kulun elinden bir şey gelmez. |
2235 | vurduğunu öldür, yedirdiğini doyur | yaptığınız iş, amacın gerçekleşmesini sağlayacak nitelikte olmalıdır. |
2236 | vücut kocar, gönül kocamaz | kişi ihtiyarlar ama gönlü taze kalır, sevgisi eksilmez. |
2237 | ya bu deveyi gütmeli ya bu diyardan gitmeli | buranın şartlarına uymalı veya buradan ayrılmalı. |
2238 | ya deve ya deveci (deve üstündeki hacı) | ilerisi için verdiğim sözden korkmuyorum, o zamana kadar şartlar değişebilir. |
2239 | ya devlet başa ya kuzgun leşe | sonunda büyük bir başarıya ulaşmak için yok olma tehlikesi bile göze alınır. |
2240 | yabancı koyun kenara yatar | bir topluluğa yeni katılan kimseyi çevresi hemen aralarına almaz, o yüzden bir süre yabancılık çeker, onlardan uzak durur. |
2241 | yabancı kuşun başı kanadı altında olur | bir topluluğa yeni katılan kimseyi çevresi hemen aralarına almaz, o yüzden bir süre yabancılık çeker, onlardan uzak durur. |
2242 | yad elde beylik sürmeden, yurtta züğürt gezme yeğdir | gurbete düşmüş bir insan, ne denli varlık içinde bir yaşam sürüyor olsa da doğup büyüdüğü yeri arar. |
2243 | yağ yiyen köpek tüyünden belli olur | durup dururken yaşama düzeyinde bir yükselme olan kişi, kendisinden şüphe edildiği gibi çalıp çırpıyor demektir. |
2244 | yağına kıymayan çöreğini yoz (kuru) yer | bir iş için gerektiği kadar fedakârlıkta bulunmayan kişi sonucun kusurlarını hoş görmelidir. |
2245 | yağmur yağsın da varsın kerpiççi ağlasın | yağmurdan yararlanacakların sayısı zarar göreceklerden daha fazladır, yeter ki yağmur yağsın. |
2246 | yakın (hayırlı) dost (komşu) uzak (hayırsız) hısımdan (akrabadan) yeğdir (iyidir) | ilgi ve iyiliklerini görmekte olduğumuz komşu ve dostlarımız, hiçbir ilgisini görmediğimiz hısımlarımızdan bize daha yakındır. |
2247 | yalancının evi yanmış, kimse inanmamış | yalan söylemeyi huy edinen kimsenin sözlerine, gerçeği söylediği zaman bile inanılmaz. |
2248 | yalancının mumu yatsıya kadar yanar | söylenen söz yalansa durum çok geçmeden anlaşılır. |
2249 | yalnız kalanı kurt yer | yardımcısı bulunmayan kişi, kendini tehlikeden koruyamaz. |
2250 | yalnız öküz çifte (boyunduruğa) koşulmaz | iki kişi ile yapılması gereken bir işi tek kişi ile yapmaya kalkışmak yanlıştır. |