451 | Akyiğit | Türkçe | Erkek | Akyiğit | Dürüstlüğü ve temizliğiyle tanınmış yiğit. |
452 | Akyipek | Türkçe | Kız | Akyipek | bk. Akipek. |
453 | Akyol | Türkçe | Erkek | Akyol | Dürüst, doğru ve iyi yol, hak yol. |
454 | Akyön | Türkçe | Erkek | Akyön | Doğru yön. |
455 | Akyurt | Türkçe | Erkek | Akyurt | Güvenilir yurt. |
456 | Akyürek | Türkçe | Erkek | Akyürek | Temiz, iyi niyetli kimse. |
457 | Akyüz | Türkçe | Erkek | Akyüz | Namuslu, şerefli, doğru kimse. |
458 | Ala | Türkçe | Erkek | Ala | 1. Karışık renkli, çok renkli, alaca. 2. Açık kestane renginde olan, ela. 3. Kekliğin boynundaki siyah halka.4. Benekli. 5. Tam olgunlaşmamış. |
459 | Alâattin | Arapça | Erkek | (ala:addin) | Dinin yücesi, ulusu, büyüğü. |
460 | Alabaş | Türkçe | Erkek | Alabaş | 1. Turpgillerden, şalgama benzeyen bir bitki.2. Baş tüyleri karışık renkli bir tür kuş. |
461 | Alabay | Türkçe | Erkek | Alabay | Henüz olgunlaşmamış kimse. |
462 | Alabegim | Türkçe | Kız | Alabegim | bk. Alabegüm. |
463 | Alabegüm | Türkçe | Kız | Alabegüm | Henüz olgunlaşmamış kadın. |
464 | Alabezek | Türkçe | Kız | Alabezek | Leyleğe benzeyen bir göçmen kuş. |
465 | Alaca | Türkçe | Erkek | Alaca | 1. Birkaç rengin karışımından oluşan renk. 2. Birkaç renkli iplikten yapılmış dokuma. 3. Ağaçta ilk olgunlaşan meyve. |
466 | Alacan | Türkçe+Farsça | Erkek | Alacan | Henüz olgunlaşmamış dost. |
467 | Alaçam | Türkçe | Erkek | Alaçam | Rengi kızıla yakın bir çam türü |
468 | Alaçuk | Türkçe | Erkek | Alaçuk | 1. Üzeri dal ve hasırla örtülmüş kulübe, çardak.2. Keçeden yapılan çadır. |
469 | Aladoğan | Türkçe | Erkek | Aladoğan | Karışık renkli doğan kuşu. |
470 | Alageyik | Türkçe | Kız | Alageyik | Geyikgillerden, Güney Avrupa ve Kuzey Afrika'da yaşayan, postu benekli, erkeklerinin boynuzları uca doğru kürek biçiminde genişleyen, bir cins geyik |
471 | Alagöz | Türkçe | Kız | Alagöz | Ela gözlü kimse. |
472 | Alagün | Türkçe | Kız | Alagün | Yazın, güneş bulut arkasında kaldığında oluşan gölgeli durum. |
473 | Alahan | Türkçe | Erkek | Alahan | Henüz olgunlaşmamış hükümdar. |
474 | Alakız | Türkçe | Kız | Alakız | Henüz olgunlaşmamış kız. |
475 | Alakoç | Türkçe | Erkek | Alakoç | Derisinde türlü renkler olan koç. |
476 | Alakurt | Türkçe | Erkek | Alakurt | Derisinde türlü renkler olan kurt. |
477 | Alakuş | Türkçe | Erkek | Alakuş | Tavus kuşu. |
478 | Alâmet | Ar | Erkek | (ala:met) | Belirti, iz. |
479 | Alan | Türkçe | Erkek | Alan | 1. Düz, açık ve geniş yer, meydan, saha. 2. Orman içinde düz ve ağaçsız yer.3. Ülke alan, fetheden, fatih. |
480 | Alanalp | Türkçe | Erkek | Alanalp | Ülke fetheden yiğit. |