6001 | Nuh | Arapça | Erkek | Nuh | 1. Ağlama.2. İnanışa göre, üçüncü peygamber olup tufanda bütün canlılardan birer çift alarak bir gemide kurtulmuştur. |
6002 | Nuhbe | Arapça | Kız | Nuhbe | Her şeyin iyisi, seçkini. |
6003 | Nuhcan | Arapça+Farsça | Erkek | Nuhcan | Nuh Peygamber gibi uzun ömürlü olması istenilen. |
6004 | Nuhkan | Arapça+Türkçe | Erkek | Nuhkan | Nuh Peygamber soyundan olan. |
6005 | Numan | Arapça | Erkek | (nu:man) | 1. Kan. 2. Gelincik. |
6006 | Nur | Arapça | Erkek | Nur | 1. Aydınlık, ışık, parıltı. 2. Tanrısal bir güç tarafından gönderildiğine inanılan parlaklık. 3. Kur´an-ı Kerim. |
6007 | Nural | Arapça+Türkçe | Erkek | Nural | Aydınlık, ışık al anlamında kullanılan bir ad. |
6008 | Nurâlem | Arapça | Kız | (nurâ:lem) | Evreni, âlemi aydınlatan ışık. |
6009 | Nuralp | Arapça+Türkçe | Erkek | Nuralp | Parlak, ışıklı, aydınlık yiğit. |
6010 | Nuran | Arapça | Kız | (nu:ran) | Nurlu, ışıklı, aydınlık. |
6011 | Nurani | Arapça | Erkek | (nu:ra:ni) | 1. Işıklı, ışık saçan. 2. Saygı uyandıran, nurlu. |
6012 | Nuratay | Arapça+Türkçe | Erkek | Nuratay | Nurlu, ışık saçan tanınmış kimse. |
6013 | Nuray | Arapça+Türkçe | Erkek | Nuray | Ayın parlaklığı, ay ışığı. |
6014 | Nuraydın | Arapça+Türkçe | Erkek | Nuraydın | Aydınlık, ışık, parlaklık. |
6015 | Nurbaki | Arapça | Erkek | (nurba:ki) | Sürekli aydınlık, nurlu, parlak olan. |
6016 | Nurbanu | Arapça+Türkçe | Kız | (nurba:nu) | Işık saçan, aydınlık yüzlü, nur yüzlü kadın, hanım. |
6017 | Nurbay | Arapça+Türkçe | Erkek | Nurbay | Nurlu, aydınlık kimse. |
6018 | Nurben | Arapça+Türkçe | Kız | Nurben | Nurluyum, ışık saçıyorum anlamında kullanılan bir ad. |
6019 | Nurbige | Arapça+Türkçe | Kız | Nurbige | Güzel, parlak kadın. |
6020 | Nurcan | Arapça+Farsça | Erkek | Nurcan | Nurlu, ışıklı, aydın kimse. |
6021 | Nurcihan | Arapça+Farsça | Erkek | Nurcihan | Dünyayı aydınlatan nur, âlemin, dünyanın ışığı. |
6022 | Nurçin | Arapça+Farsça | Kız | Nurçin | Nur toplayan, ışık derleyen. |
6023 | Nurdağ | Arapça+Türkçe | Erkek | Nurdağ | Aydınlığı dağlara vuran. |
6024 | Nurdal | Arapça+Türkçe | Erkek | Nurdal | Aydınlık, parlak bir soydan gelen. |
6025 | Nurdan | Arapça+Türkçe | Erkek | Nurdan | Işıktan oluşmuş, nurlu, ışıklı, parlak. |
6026 | Nurdanay | Arapça+Türkçe | Kız | Nurdanay | Çok ışıklı, çok parlak. |
6027 | Nurdane | Arapça+Farsça | Kız | (nurda:ne) | Nur tanesi. |
6028 | Nurdide | Arapça+Farsça | Kız | (nurdi:de) | Göz nuru, göz ışığı. |
6029 | Nurdil | Arapça+Farsça | Kız | Nurdil | Nurlu gönül, ışıklı gönül. |
6030 | Nurdoğan | Arapça+Türkçe | Erkek | Nurdoğan | Nurlu, parlak biri biçimde doğan. |