Turkish English Dictionary
Turkish English Dictionary


IDEnglishTurkish
6481blocks calendarbloklar takvimi
6482blocks & linesbloklar ve çizgiler
6483blocks web sitebloklar web sitesi
6484blocks envelopebloklar zarfı
6485UNBM
6486UNOBMÖ
6487bnc connectorbnc bağlayıcı
6488Backus-Naur Form (BNF)BNF
6489Big Oracle Blocks (BOB)BOB
6490coil, bobbinbobin
6491to coil upbobin sarmak
6492renalböbreğe ait
6493kidney, kidneyböbrek
6494grilled kidneyböbrek ızgara
6495cashew treeböbrek şeklinde cevizleri olan tropik Amerikan ağacı
6496aldosteroneBöbrekler üzerindeik etkisi sayesinde, elektrolit metabolizmasının düzenlenmesini sağlayan bir adrenokortikal steroid
6497adrenal glandböbreküstü bezi
6498to bragböbürlenmek
6499leeboca
6500to wear, to waverbocalamak
6501bug, insect, beetle, rock lobster, spiny lobsterböcek
6502bug huntböcek avı
6503insecticiderböcek ilacı
6504spiny lobsterböcek langust
6505buggyböcekli
6506winchbocurgat
6507bode diagrambode çizeneği
6508bode diagrambode çiziti
6509basement, cellarbodrum
6510stunted, pudgy, dumpy, podgybodur

* Görseller ve İçerik tekif hakkına sahip olabilir