Turkish English Dictionary
Turkish English Dictionary


IDEnglishTurkish
91be quick!acele et!
92hurryacele etmek
93to hastenacele ettirmek
94dispatchacele gönderme ulak haber
95rashlyacele ile
96expeditionacele sefer
97impetuous, pushyaceleci
98rashlyaceleyle
99Beginner, novice, prenticeAcemi
100to recruitacemi er toplamak
101amateurishacemice yapılan
102agent, Agentacenta
103agency services manageracenta hizmetleri müdürü
104agency administratoracenta idarecisi
105agent's couponacenta kuponu
106agency listacenta listesi
107agency directoracenta müdürü
108agency manageracenta yöneticisi
109agency, Agentacente
110greedy, grabber, insatiable, rapacious, hoggishaçgözlü
111avidityaçgözlülük
112bitter, poignant, acerbic, bitting, hot taste, acerb, rancid (butter)Açı
113bitter almondacı badem
114almond cookieacı badem kurabiyesi
115curly endiveacı bir tadı olan yaprak
116to sufferacı çekmek
117slingaçı demiri
118shriekacı feryat
119coffee with no sugaracı kahve
120chili pepper, chilli pepperacı kırmızı biber

* Görseller ve İçerik tekif hakkına sahip olabilir