18751 | multiloküler hidatit | Alveoler kist. |
18752 | multiloküler kist | Alveoler kist. |
18753 | multimer | Polimer. |
18754 | multinodüler | Çok sayıda yumru gösteren düğümcük veya yumru tarzında küçük şişkinliklerden oluşmuş. |
18755 | multinodüler guatr | Tiroit bezinin yumru veya düğümcükler hâlinde büyümesi. Nekropside rastlantısal bir lezyon olup yaşlı atlarda, kedilerde ve köpeklerde görülür, nodüler guatr, nodüler tiroit bezi hiperplazisi. |
18756 | multinomiyal dağılım | Binom dağılımının genel hâli. |
18757 | multinükleer | Çok çekirdekli. |
18758 | multipar | 1. Çok doğum yapmış. 2. Aynı batında birden çok yavru doğuran. |
18759 | multipl | 1. Çoklu. 2. Katlı. |
18760 | multipl epifiz displazisi | Çoklu epifiz displazisi. |
18761 | multipl kırıklar | Çoklu kırıklar. |
18762 | multipl miyelom | Çoklu miyelom. |
18763 | multipolar | Çok kutuplu. |
18764 | multipotens | anat. Zigot oluşumu sonrası organ ve sistemlerin oluşmasını sağlayan, çok yönlü değişiklik gösteren potansiyel güç. Hücreler değişiklik göstererek potens çözülmesiyle destek, epitel, kas ve sinir dokuları ortaya çıkar. |
18765 | multisistem nöron dejenerasyonu | Altı aylıktan büyük Cockers spaniel ırkı köpeklerde, yavaş ilerleyen sinirsel bulgular, yürüyüş ve denge bozuklukları, tremor ve davranış değişimleriyle belirgin kalıtsal hastalık. |
18766 | multisistronik mRNA | Birden fazla bireysel veya farklı proteinin üretimi için bilgi taşıyan mRNA. |
18767 | multitrik | Bakteride birden fazla kamçı bulunması durumu. |
18768 | multsistemik epiteliotropik sendrom | Atlarda eozinofilik granülomlu pankreas ve deri yangısı, akantozis, parakeratozis, kronik eozinofilik mide-bağırsak yangısı ve dilde ülserleşmeyle belirgin immün aracılı hastalık. Yemek borusu ve midenin kutan mukozasında hiperkeratozis görülür, atların m |
18769 | mum | 1. Uzun zincirli doymuş ve doymamış yağ asitlerinin (14-36 karbonlu) yine uzun zincirli alkollerle (16-22 karbonlu) esterleşmesiyle meydana gelen basit lipit. 2. Yüksek erime noktasına sahip ve hayvanlar tarafından kolay sindirilemeyen, yapağıda bulunan l |
18770 | mum kavanozu | Ağzı tam olarak kapanabilen bir kavanoza petri kutuları yerleştirildikten sonra yanan bir mum yerleştirilip kavanozun ağzı kapatılarak yaklaşık % 3 karbondioksitli ortam sağlanması. |
18771 | mumifikasyon | Dölüt mumyalaşması. |
18772 | mumifiye fetüs | Dölüt mumyalaşması. |
18773 | mumyalaşma | 1. Doku veya organın hayatiyetini kaybederek kuru ve sert bir kitle hâlini alışı, mumifikasyon. 2. Dölüt mumyalaşması. |
18774 | mumyalaşmış dölüt | Dölüt mumyalaşması. |
18775 | Munchkinkedisi | Amerikadan köken alan, doğal yaşamda kendiliğinden yetişmiş evcil bir kedi ırkı olan, Amerikan kısa tüylülere benzeyen, kısa bacakları olması rağmen herhangi bir omurga problemi olmayan ve oldukça hızlı koşabilen, tüyleri kısa ve tüm renklerde olabilen, |
18776 | Munromikroapsesi | Stratum korneumun içerisinde veya altında nötrofillerin toplanması sonucu biçimlenen küçük odak. |
18777 | mupirosin | Pseudomonas fluorescensten fermantasyon yoluyla elde edilen bir antibiyotik. |
18778 | mural | Duvara ait olan. |
18779 | mural endokarditis | Kalp boşluklarının duvarlarındı örten zarının yangısı. Özellikle Actinomyces pyogenesin yol açtığı endokarditislerde, köpeklerde böbrek yetersizliğinde ve yanıkaradan ölen sığırlarda biçimlenir. |
18780 | muramidaz | Lizozim. |