Türkçe-İngilizce Sözlük
Türkçe İngilizce Sözlük, Turkish English Sözlük


IDTürkçeİngilizce
42991yağlı zehirli bir sıvıaminobenzine
42992yagliboya resimpainting
42993yağmasack, plunder, swag
42994yağma etmekto prey, to despoil
42995yağma ile geçinen yırtıcıpredatory
42996yağmalamakto reave
42997yağmurrain, rainfall
42998yağmur damlasıraindrop
42999yağmur ormanırainforest, rain forest
43000yağmur perdesirain shadow
43001yağmur suyurainwater
43002yağmurlurainy
43003yağmurlukraincoat
43004yağsızlow fat, lien, fat free, greaseless, non-fat
43005yağsız pişirmekpan-broil
43006yahnistew
43007YahudaJudas
43008YahudiJew
43009Yak!Burn!
43010yakacollar, collarette, collaret
43011yakalato capture
43012yakaladımgotcha
43013yakalamahit, capture, seizure
43014yakalama ayarlarıcapture settings
43015yakalama başlangıcıcapture start
43016yakalama durdurulducapture stopped
43017yakalama kaynağıcapture source
43018yakalama oranıhit ratio
43019yakalama parolasıcapture password
43020yakalama penceresicapture window

* Görseller ve İçerik tekif hakkına sahip olabilir