| 1201 | uzanım | 1. fizik: Titreşim yapan bir mıknatısın belirli bir durumda titreşim özeğinden uzaklığı. 2. gökbilim: Gezegen-Güneş-Dünya üçlüsünün oluşturduğu açı. |
| 1202 | uzay adamı | bk. uzaycı. |
| 1203 | uzay gemicisi | bk. uzaycı. |
| 1204 | uzay gemisi | uzaycılık: Geleceğin gezegenlerarası uzay aracına verilen ad. |
| 1205 | uzaycı | gökbilim, uzaycılık: 1. Uzay araçlarıyla Dünya ötesine giden ve araçlarda araştırma görevi yapan kimse, uzman. 2. bk. gökbilimci 2. |
| 1206 | uzaycılık | gökbilim, uzaycılık: 1. Yer'den öteye, uzaya gitme işi ve eylemi. 2. Uzaycının yaptığı iş. |
| 1207 | uziletişim | elektrik: Daha önceden saptanmış im bilgi, yazı, resim ve seslerin tel, radyo, optik ya da başka elektromanyetik düzenlerle uzağa iletimi, yayımı. |
| 1208 | uzyazar | uziletişim: Bir metnin doğrudan doğruya gönderilmesini ve alıcı olarak basımevi harfleriyle yazılmasını sağlayan aygıt. |
| 1209 | uzyazım | uziletişim: Telsizle uzyazara uzaktan haber yazdırma düzeni. |
| 1210 | uzyöneti | bk. uzyönetim. |
| 1211 | uzyönetim | güdümbilim: Mekanik bir aktarım düzeni, ısıl imleri, elektrik akım ya da dalgalarıyla herhangi bir devinimi, bir işleyişi uzaktan yönetme. |
| 1212 | üçayak | fotoğraf, gökbilim: Fotoğraf makinesi, ırakgörür gibi aygıtları üzerine oturtmaya yarayan üç dayanaklı düzen, çatkı. 2. sinema: Alıcı ya da göstericilerin çalışırken oynamasını önlemek için kullanılan üçlü dayanak, ayaklık. |
| 1213 | üçboyutlu | fotoğraf, sinema: Görüntüsü, en ve boydan başka derinlik duygusu da uyandıran (fotoğraf, sinema). |
| 1214 | üçboyutlu ses | sesbilim: Tek kaynaktan yayınlanan seslerin, dinleme ortamında ayrı kaynaklardan geliyormuş izlemini uyandıracak biçimde, derinlik duygusu vererek dağılmasını sağlayan ses düzeni türü. |
| 1215 | üçgenleme | yerbilim, haritacılık: Bir bölgenin harita alımına altlık olmak üzere belli sayıda noktanın konumunu belirlemek için bu noktaları tepe olarak alan üçgenler çizme yöntemine dayanan işlem. |
| 1216 | üçgenölçer | yerölçümü, haritacılık: Üçgen ölçmeye yarayan araç. |
| 1217 | üçrenk | basımcılık: 1. Üç renkle oluşturulan fotomekanik ve fotoğraf yöntemlerine verilen ad. 2. Özgün baskıdan üç renkli ayırma yöntemiyle elde edilen üç klişe üzerinden üç boya ile yapılan baskı. |
| 1218 | üçrenkli | fotoğrafçılık: Üçrenk yöntemiyle elde edilmiş (resim, fotoğraf vb.). |
| 1219 | üçteker | genel uygulayım: Eşya taşıma işinde kullanılan üç tekerlekli küçük türde motorlu taşıt. |
| 1220 | üfleç | 1. fizik, kimya: Deneyliklerde yüksek ısı elde edilen araç. 2. işleyim: Kaynak yapımında, metalleri kesme ve eritme işleminde kullanılan alev fışkırtan araç. 3-bkz. yelyapar. |
| 1221 | üretimlik | işleyim: İşlenmemiş ya da yarı işlenmiş özdeklerin makine, araç, aygıt vb. işlenerek tüketime sunulduğu kuruluş. |
| 1222 | üretkenlik | bk. verimlilik. |
| 1223 | ürün | bk. verim. |
| 1224 | üstözekkaç | kimya: Kimi iri özdecikleri, özdecik ağırlıklarına göre ayırmaya yarayan aygıt. |
| 1225 | üstyapı | yapıcılık, mimari: 1. a. Bir yapının herhangi bir taban üzerine oturtulan bölümü. b. Bir yapının toprak üzerindeki bölümü. 2. fizik: Bir alaşımın çıplak gözle görülebilen yüzeysel niteliklerine ilişkin yapısı. 3. bayındırlık: Yapıların üzerinden geçecek b |
| 1226 | verdi | fizik: Bir saniyede akan su ya da elektriğin oylumu, niceliği. |
| 1227 | verdiölçer | fizik: Bir borudan akan sıvı ya da gaz durumundaki bir akışkanın oylumsal verdisini denetleyip ölçen, düzenleyen aygıt. |
| 1228 | verici | 1. elektrik: Elektromanyetik dalgalar yardımıyla telgraf, im, ses ve görüntülerini iletmeye yarayan aygıtların genel adı. 2. uziletişim: İletişim aygıtlarında, önceden belirlenmiş her harf ya da sayı öbeğini kendiliğinden veren düzen. |
| 1229 | verim oram | bk. verimlilik. |
| 1230 | vızlayıcı | elektrik: İki ile dört volt arasındaki gerilimle çalışabilen küçük titreştirici. |