| 9031 | opsoninleşme | Opsoninlerin birikmesiyle fagositozun kolayca yapılması. |
| 9032 | optik | Görme ile ilgili. |
| 9033 | optik ampul | Embriyoya ait optik keseciğinin genişlemesi ile oluşup daha sonra içeri çökerek retinanın geliştiği optik çanağı oluşturan yapı. |
| 9034 | optik kiyazma | (Yun. opsis: görme chiasma: çapraz) Sağ ve sol gözden gelen sinirlerin buluştuğu, her bir retinanın iç yarısından gelen sinir tellerinin çapraz yaparak iki optik yol teşkil ettiği, sağ yol soldaki, sol yol sağdaki görme alanından gelen bütün duyguları taş |
| 9035 | optik loblar | (Yun. opsis: görme lobos: lop) Beynin görme işaretlerini alan, oksipital lobların büyük kısmını teşkil eden bölgesi. |
| 9036 | optik sinirler | Omurgalılarda, görme ile ilgili ikinci kraniyal sinirler. Her optik sinir bir gözün retina hücrelerinden gelir, optik kiyazmada çaprazlanır, optik loba gider. |
| 9037 | optimal | En etkili olan. |
| 9038 | optimum | 1. Bir organizmanın tam gelişmesi için en uygun bir seri çevre faktörü. 2. En iyi cevabın elde edildiği nokta. |
| 9039 | Opuntia ficus indica | bk. kaynanadili |
| 9040 | opyat | Beyinde afyon etkisine benzer etki yapan bileşikler sınıfından herhangi bir madde. Morfin gibi. |
| 9041 | opyat alıcı | Morfin ve diğer opyatları bağlayan beyinde ve midede bulunan bir kemoreseptör sınıfı. Bunların doğal substratları enkefalinler ve endorfindir. |
| 9042 | oral | Ağız ile ilgili ağızla aynı tarafta. |
| 9043 | oral boşluk | bk. ağız boşluğu |
| 9044 | oral safiha | Antozoon poliplerde (Mercanlar) ortasında ağız bulunan ve tentaküllerle çevrili yassı halkasal bölge. |
| 9045 | oral valf | 1. Bazı keski solungaçlılar (Elasmobranchii) ve kemikli balıklarda (Teleostei) çenelerin hemen arkasında yer alan ve ağzın sıkıca kapanmasını sağlayan kapakçık. 2. Denizlâlelerinde ambulakral oyukları ayıran ve üç köşeli olan beş örtünün her biri. |
| 9046 | orangutan | Maymunlar (Primates) takımının, insansı maymungiller (Pongidae) familyasından, 130 cm kadar uzunlukta, 125 kg kadar ağırlıkta, kahverengi kıllı, başı sivri, kulakları küçük, dudakları kaim, burnu basık, iyi tırmanan, bitkilerle beslenen bir tür. |
| 9047 | orbit | 1. Kuşlarda gözün çevresindeki deri. 2. Eklem bacaklılarda göz saplarının çıktığı çukur. 3.Böceklerde bileşik gözün etrafındaki belirgin bölge. |
| 9048 | orbitosfenoyit | (Yun. sphen: takoz eidos: şeklinde) Ahn kemiği ile presfenoyit kemik arasında bulunan çift kafatası elemanı. |
| 9049 | Orchis | bk. salep, orkide |
| 9050 | Orchynus thynnus | bk. kızıl orkinos |
| 9051 | Orcinus orca | bk. katil balina |
| 9052 | ordo | bk. takım |
| 9053 | Oreamnos montanus | bk. ak dağ keçisi |
| 9054 | Oreotragus oreotragus | bk. kaya antilobu |
| 9055 | ORF | bk. açık okuma alanı |
| 9056 | orfeus ötleğeni | bk. ak gözlü ötleğen |
| 9057 | orfon | İzole olmuş lokasyonlarda bulunan, izole olmuş bir gen kümesinin üyesi olan gen. |
| 9058 | orfoz balığı | bk. sarı hani |
| 9059 | organ | Organizma içinde özel görevleri olan ve dokulardan oluşmuş, karaciğer böbrek, kalp gibi yapılar. |
| 9060 | organ kültürü | Bir organın tümünün ya da kısımlarının ya da organın primordiyumlarının yapı ve fonksiyonunun korunması ve farklılaşmasına izin verecek yönde in vitro büyümesi ya da gelişmesi. |