Türkçe-İngilizce Sözlük
Türkçe İngilizce Sözlük, Turkish English Sözlük


IDTürkçeİngilizce
32941pisiwide-eyed flounder
32942pisi balığıflounder, scaldfish, scaldback, wide-eyed flounder, thor's scaldfish
32943pısırıkwimp
32944pişirilebilen bir elmabiffin
32945pişirme süresicooking time
32946pişirmekto cook
32947pişirmek (fırında)to bake, to roast
32948pişirmek (fritözde)to deep fry
32949piskatolojipiscatology
32950piskifaunapiscifauna
32951piskikültürpisciculture
32952pişkinwell done, well cooked
32953piskivorpiscivore
32954piskoposbishop
32955pisletmekto begrime, to besmirch
32956pislikdirt, muck, filth, mire, muddiness, filthiness
32957pişmansorry
32958pişman olmakto repent, to rue
32959pişmaniyea dessert with a tenture similar to cotton candy
32960pişmanlıkregret, penance, compunction, contriteness, ruefulness
32961pişme süresicooking time
32962pişmemişuncooked
32963pişmişcooked
32964pistrunway, runway (RW)
32965pist dışıoff-piste
32966piste groomersnow cat
32967piste inişi kolaylaştıran ve görerek iniş için hazırlanmış renkli ışıklar sistemivisual approach slope indicator system (VASIS)
32968pistin başlangıç kısmı eşikthreshold (THR)
32969pistin orta çizgisirunway centre line (RCL)
32970pistonlureciprocating

* Görseller ve İçerik tekif hakkına sahip olabilir