Türkçe-İngilizce Sözlük
Türkçe İngilizce Sözlük, Turkish English Sözlük


IDTürkçeİngilizce
37321sorunlufailing
37322sorunu giderfix it
37323sorunu gidermedon't fix it
37324soruşturmacıinvestigator, inquirer
37325soruşturmakto inquire, to ascertain, to enquire
37326soruyu düzenleedit question
37327sörveysurvey
37328sos tartartartar sauce
37329sos tenceresisauce pan
37330sosissausage
37331sosis salatasısaveloy salad
37332sosisli sandviçsausage sandvich
37333sosyalsocial, clubbish
37334sosyal güvenliksocial security
37335sosyal güvenlik planı yatırım getirisireturn on plan assets
37336sosyal güvenlik yardımısocial security contribution
37337sosyal güvenlik yükümlülüklerini ödemesettlement
37338sosyal hizmetsocial work
37339sosyal kısıtlamalarsocial constraints
37340sosyal kulüpsocial club
37341sosyal yardımsocial assistance
37342sosyetehigh society
37343sosyolojisociology
37344sotesauté
37345sote yapmakto sauté
37346şövaleeasel
37347şövalyecavalier, knight, chevalier
37348şövalye gibi nazik ve cesurchivalric
37349şövalyelikknighthood
37350sövgüswearword

* Görseller ve İçerik tekif hakkına sahip olabilir