Türkçe-İngilizce Sözlük
Türkçe İngilizce Sözlük, Turkish English Sözlük


IDTürkçeİngilizce
42931yaban hayatı parkıwildlife park
42932yaban mersiniblueberry, billberry
42933YabancıForeign, strange, stranger, outlander
42934yabancı dillingo, foreign language
42935yabancı dil konuşmakto parley
42936yabancı işletmeforeign entity
42937Yabancı ıstilasıAlien Menace
42938yabancı karaterlerforeign characters
42939yabancı kaynakliability
42940yabancı kaynak kalemiliability component
42941yabancı madde hasarıforeign object damage (FOD)
42942yabancı madde karıştırılmışadulterate
42943yabancı paraforeign currency
42944yabancı para alım-satım sözleşmeleriforeign exchange contract
42945yabancı para çevirimiforeign currency translation
42946yabancı para çevrim yöntemitranslation method
42947yabancı para işlemiforeign currency transaction
42948yabancı para türev araçları veya yabancı paraya dayalı türev araçlarıforeign currency derivatives
42949Yabancı sıraForeign queue
42950yabancı ülkedeki bütünleşik entegre faaliyetlerintegral foreign operation
42951yabancılarstrangers
42952Yabancılar ve Milletler Topluluğu OfisiFCO
42953yabancılaşmakto alienate
42954yabaniwild
42955yabani havuçparsnip
42956yabani mercanaxillary seabream, axillary seabream
42957yabani ördekmallard, wild duck
42958yabani otweed
42959yabani populasyonwild population
42960yabani stokwild stock

* Görseller ve İçerik tekif hakkına sahip olabilir