Türkçe-İngilizce Sözlük
Türkçe İngilizce Sözlük, Turkish English Sözlük


IDTürkçeİngilizce
4441basınçölçerbarometer
4442basınçsızunpressurised
4443başında beyaz tüyler bulunan yaban ördeğibaldpate
4444başından atmakto rid, to brush off
4445başıöndeheadlong
4446basiretliprudent
4447basitsimple, backwoods
4448Basit AramaBasic Search
4449Basit ArapçaBasic Arabic
4450basit, basitçesimplistic
4451Basit çizgilerBasic dashes
4452Basit ıbraniceBasic Hebrew
4453basit kafessimple wireframe
4454Basit LatinceBasic Latin
4455Basit ListeBasic List
4456Basit noktalarBasic dots
4457basit organik maddelerden kendi besinini sentezleyebilen bir bitkiautophyte
4458Basit YunancaBasic Greek
4459basitleştirmekto simplify, to chasten
4460basitliksimplicity
4461BaskBasque
4462Bask DiliBasque
4463başkaother, Another, else
4464başka bir ağırlığı dengeleyen ağırlıkcounterpoise
4465başka bir ilacın etkisini nötrleştirme etkisi yaratan bir ilaçantagonist
4466başka bir kişianother person
4467başka bir kullanıcıanother user
4468başka bir tarafa çevirmekto avert
4469başka bir yerde geçici görevlendirmesecondment
4470başka bir yere kopyalacopy to another location

* Görseller ve İçerik tekif hakkına sahip olabilir