Türkçe-İngilizce Sözlük
Türkçe İngilizce Sözlük, Turkish English Sözlük


IDTürkçeİngilizce
45391yumurta keseli larvayolk-sac larva
45392yumurta kesesiyolk sac
45393yumurta kremasıcustard
45394yumurta rulosuegg ring
45395yumurta sarısıyolk, egg yolk
45396yumurta sarısı damarlarıvitelline vesicles
45397yumurta şeklindeovoid, ovate
45398yumurta sosu (ingiliz usulü)egg sauce
45399yumurta tutmaspawn binding
45400yumurta ve tavşanegg and bunny
45401yumurta zarızona radiata
45402yumurtalamayı önleyen bir ilaçanovulant
45403yumurtaya yatmış ve bağıran tavukcackler
45404yumurtayı ufalanmış ekmek ile yağda pişirmekto shirr
45405yumurtlama alanıspawning ground, spawning area
45406yumurtlama balıkçılığıspawning fishery
45407yumurtlama dönemispawning period
45408yumurtlama göçüspawning migration
45409yumurtlama halkasıspawning ring
45410yumurtlama havuzuspawning pond
45411yumurtlama kanalıspawning channel
45412yumurtlama markasıspawning mark
45413yumurtlama mevsimispawning season
45414yumurtlama rengispawning colour
45415yumurtlama yerispawning place
45416yumurtlamakto spawn
45417yumurtlamanın yayılmasıspawning spread
45418yumurtlamışspawned out, spent fish
45419yumurtlayanspawner
45420yumurtlayan-içgöçer ilişkisispawner-recruit relationship

* Görseller ve İçerik tekif hakkına sahip olabilir