Türkçe-İngilizce Sözlük
Türkçe İngilizce Sözlük, Turkish English Sözlük


IDTürkçeİngilizce
45562yüz saniyedeki çağrılarhundred call seconds (CCS), call per centisecond (ccs)
45563yüz ve diğer deri bölgelerinde oluşan, sınırları belli kahverengi bölgelerle belirgin pigment artımıchloasma
45564yüz yukarı yığınface-up stacker
45565yüz yüzeface to face
45566yüz yüze sayfalarfacing pages
45567yüzbaşıcaptain
45568yüzdepercent, percentage
45569Yüzde bir (30/100)As hundreths (30/100)
45570yüzde birlikcentesimal
45541yutmadeglutition
45542yutmakto swallow, to engulf, to devour, to learn (something) thoroughly
45543yuvaholes, docs, Hole, bay, nest, receptacle, dock, mortise
45544yuva değişikliğidock change
45545yuva kimliğidock id
45546yuvaladock
45547yuvalamakto nest
45548yuvalanmış cddocked cd
45549yuvalanmış hatdocked line
45550yuvalı çubukkod okuyucubar code slot reader
45551yuvarlakround, bulbous
45552yuvarlak rinaround stingray
45553yuvarlak vurgucircle accent
45554yuvarlamabowl
45555yuvarlamakto round, half adjust, to belt down
45556yuvarlanmakto wallow, birling, to welter
45557yüzface, feature, Front, hundred, one hundred, countenance
45558yüz açısıface angle
45559yüz aşağı birimface down unit
45560yüz ile ilgilifacial
45561yüz örtüsüburka

* Görseller ve İçerik tekif hakkına sahip olabilir