Türkçe-İngilizce Sözlük
Türkçe İngilizce Sözlük, Turkish English Sözlük

IDTürkçeİngilizce
45751zarif raporelegant report
45752zartafart
45753zartayı çekmekto die
45754zatpersonage
45755zatenalready
45756Zaten açıkAlready open
45757Zaten ÇalışıyorAlready Running
45758Zaten varAlready exists
45759zatürrepneumonia
45760zatürreepneumonia
45761zavallıpoor, helpless, pitiful, miserable, unfortunate, powerless
45762zayheseiche
45763zayıfweak, slim, lean, slight, frail, feeble, faint, decrepit, infirm, underweight, thin
45764zayıf düşürmeenfeeble
45765zayıf stokweak stock
45766zayıf ve uzun boylulank
45767zayıf yönfoible
45768zayıflamaattenuation
45769zayıflama dengelemesiattenuation compensation
45770zayıflama katsayısıattenuation coefficient
45771zayıflamakpine
45772zayıflatıcıattenuator
45773zayıflatma düzeyifade level
45774zayıflatma görevifade task
45775zayıflatma zamanıfade time
45776zayıflatmakto undermine, to impair, to debilitate
45777zayıflatmayato attenuate
45778zebanifiend
45779zebrabalığızebrafish, zebra danio
45780zebrakayasızebrus zebrus
Tüm Sayfalarda Arama Yap

* Görseller ve İçerik tekif hakkına sahip olabilir