Türkçe-İngilizce Sözlük
Türkçe İngilizce Sözlük, Turkish English Sözlük

IDTürkçeİngilizce
5911bir evrak çantası yaratcreate a briefcase
5912bir eylem yürütmecarry out an action
5913bir faaliyeti yasadışı/suç kapsamına sokmakto criminalize
5914bir felakete hazırlık yapmakto batten down the hatches
5915bir finansal varlık veya borcun bilanço dışında bırakılmasıderecognise
5916(bir formu) doldurmakfill-in (a form)
5917bir gemide güverte işlerini idare eden ve filikalar ile demir ve güverte donanımından sorumlu olan astsubaybosun
5918bir geminin arkasından yayılan dalgabackwash
5919(bir) geri almakbackspace, back space
5920bir gösteri türürevue
5921bir hastalığın geçmişiyle ilgilianamnestic
5922bir hava aracı tarafından yaratılan suni bulutcondensation trail
5923bir hava aracının inerken takip ettiği rotaapproach path
5924bir hayvanın babasısire
5925bir İngiliz ismiChaucer
5926bir işi sabırla tamamlayan kimseplodder
5927bir işi yarım bırakmaabort
5928bir isimCamus
5929bir işin ardındaki bilinmeyen niyetarriere-pensee
5930bir işin en önemli bilgileriABC's
5931bir işletmenin kontrolücontrol
5932bir işlevin tanım bölgesidomain of a function
5933bir ispanyol dansıbolero
5934bir kadın ismiAnn
5935bir kalabalığı yararak geçmekto mosh
5936(bir) kanalı çoğullamadan çıkarmachannel demultiplexing
5937bir kenaraaside
5938bir kenara atılmışcast-off
5939bir kenara koymakto put aside
5940bir kereonce
Tüm Sayfalarda Arama Yap

* Görseller ve İçerik tekif hakkına sahip olabilir