Türkçe-İngilizce Sözlük
Türkçe İngilizce Sözlük, Turkish English Sözlük


IDTürkçeİngilizce
6241birlik komutanıcommanding officer
6242birlikteassociate
6243birlikte çalışancoworker
6244birlikte çalışmakto cooperate
6245birlikte hareket etmekliaise
6246birlikte işlemecoprocessing
6247birlikte işlerlikinteroperability
6248birlikte kontrol edilen işletmejointly controlled entity
6249birlikte olmakto co-occur
6250birlikte uyumakto sleep together
6251birlikte yerleşikco-resident
6252birliktelikassociation
6253birliktelik katsayısıcoefficient of association
6254birliktelik kurmakassociate
6255BirmanyaMyanmar
6256birörnekuniform
6257birörnek olmayannonuniform
6258birşey değilyou are welcome
6259biryanpit roasted lamb
6260biryazlıksummerling
6261biryere giriş yapmakto check into
6262bişeyi bişeye eklemekto attach smt. to smt.
6263bisikletcycle, bike, bicycle
6264Bisiklet MiliBicycle Crank
6265bisiklet park yeribicycle rack
6266bisiklet yolucycle route
6267bisikletçibicycler, biker
6268bisküvibiscuit
6269bisküvi kalıbıbiscuit cutter
6270bisküvi karışımıbiscuit mix

* Görseller ve İçerik tekif hakkına sahip olabilir