Türkçe-İngilizce Sözlük
Türkçe İngilizce Sözlük, Turkish English Sözlük


IDTürkçeİngilizce
1201alçakgönüllülükmodesty
1202alçaktan uçuş bölgesilow flying area (LFA)
1203alçalandescending
1204alçalmakto descend
1205alçaltdegraded
1206alçaltmadebasement
1207alçaltmakto degrade, to depress, to demean, to debase
1208alçıplaster
1209aldatan bir şekildedeceivingly
1210aldatan kadınadulteress
1211aldatan kimsedeceiver
1212aldatıcıgoogly, devious, delusional, beguiling, deceptive
1213aldatıcı ilintiillusory correlation
1214aldatılan erkekcuckold
1215aldatılan ya da yenilen kişipatsy
1216aldatılmışbeguiled
1217aldatmaspoof, deception, deceit, adulteration, humbug, chicanery, beguilement
1218aldatmacahype
1219aldatmakto cajole, to fleece, to delude, to inveigle, to diddle, to cheat on
1220aldıbridge tap
1221Aldığı ödüllerAwards received
1222aldırış etmeyeninsensible
1223aldırışsızregardless
1224aldırmamakto brush aside
1225Alef lam karakterini yoksayIgnore alef lam
1226alegoriallegory
1227alemspree, regnum, booze-up
1228âlem yapmakto carouse
1229alemcibacchanal
1230alengirlihandsome

* Görseller ve İçerik tekif hakkına sahip olabilir