Türkçe-İngilizce Sözlük
Türkçe İngilizce Sözlük, Turkish English Sözlük


IDTürkçeİngilizce
18721haksız iddiaarrogation
18722haksız uygulamayı durdurma emricease and desist order
18723haksızlıkcivil wrong
18724haksızlık karşısında öfkelenmeindignation
18725halevent, case, circumstance, poise
18726hal böyle ikenand yet
18727HAL DosyalarıHAL Files
18728hal durum göstergesiattitude director indicator (ADI)
18729halaaunt
18730Hala da öyleI still do
18731halacıkaunty, auntie
18732halalmuslim method of slaughtering an animal
18733halatrope
18734halat trolrope trawl, spaghetti trawl
18735halehalo, halation
18736hale oluşumuhalation
18737halefsuccessor, succeeder
18738halefiyet devrisubrogation
18739Halen ÇalışmaktaAlready Running
18740halep işi kebapgrilled meatballs, onions and spices
18741halıcarpet, rug
18742hali duman olmakto be in a bad situation
18743halı malzemesicarpeting
18744haliçestuary
18745halifecaliph, calif
18746halihazırdayet, already
18747halihazırdaki müşterilerexisting customers
18748halim aşıthick soup of chickens, wheat, meat tomato and onion
18749halindein
18750halissheer

* Görseller ve İçerik tekif hakkına sahip olabilir