Türkçe-İngilizce Sözlük
Türkçe İngilizce Sözlük, Turkish English Sözlük

IDTürkçeİngilizce
29761ne olursa olsunall the same
29762Ne var?What is it?
29763Ne var Allah aşkına?What the dickens!
29764ne yapiyorsun?what are you doing?
29765ne yapmak istiyorsunuz?do you want to
29766Ne yazık!What a pity!
29767nebati yağshortening
29768nedencause, incentive
29769neden olmakto bring on, to engender
29770nedeniyledue to
29771nedensel dizgecausal system
29772nedensel faktörcausal factor
29773nedensel ilişkicausal relationship
29774nedensel olmayananticipatory
29775nedensel olmayan dizgeanticipative system
29776nedensel sistemcausal system
29777nedensellik ilkesicausality principle
29778nedensizgratuitous
29779nefesbreath
29780nefes alacak yerbreathing space
29781nefes almabreath
29782nefes almakto breathe, to respire, to breathe in
29783nefes darlığı olanpursy
29784nefes kesicibreathtaking
29785nefes vermekto breathe out
29786nefesi içine çekmebreathing in
29787nefesli çalgılarbrass instrument
29788nefessizbreathless
29789nefispretty, luscious, delectable, dainty, ambrosial
29790nefrethatred, disgust, detest, abhorrence, distaste, abhorence, despite, hate
Tüm Sayfalarda Arama Yap

* Görseller ve İçerik tekif hakkına sahip olabilir