| 721 | getiri | Bir kişi, nesne, durum ya da koşuldan yana olan, başarı ya da kazançta yardımı dokunan olumlu özellikler, bk. götürü. |
| 722 | gevşeme | Bir soruşturu ya da görüşmede kendisine soru yöneltilen kişinin başlangıçta gösterdiği kuşku, tedirginlik ve gerilimden kurtularak yumuşama durumu. |
| 723 | gidenek | Bir süreç ya da gidişi yöneten işlem ya da kurallar bütünü. |
| 724 | gidiş | Olayların kendiliğinden akışı ya da yönlendirme sonucu izlediği süreç. |
| 725 | girinti-çıkıntı | Bir çubukçizimde sıra ya da dikeç uçlarının oluşturduğu ve ilgili değişkenin çeşitli seçeneklerine göre değişmelerini gösteren iniş-çıkışlar, bk. çizim, çizimleme. |
| 726 | gizdeyi | Bilimsel verilere dayanmadan olayların gelecekte alacağı biçimlere ilişkin öngörü. |
| 727 | gizil(lik) | Bir nesne ya da kaynakta saklı ya da gerçekleşmemiş olanaklı güce ilişkin olan. |
| 728 | gizleme | Yanıtlayıcının, olan bir durumu ya da bildiği bir konuyu açıklamaktan kaçınması ya da geçiştirmesi. |
| 729 | gölge etkisi | Bir görüşmede görüşmecinin yanıtlayıcı konusunda geliştirdiği inanç ve yargılarla vereceği yanıtlar konusunda beklentilere kapılmasından doğan ve alınan yanıtları saptıran etki. |
| 730 | gönüllü | Bir araştırmaya görüşmeci olarak katılmaya istekli olan ancak özellikleri yeterince denetlenmediği durumlarda önemli yanlılıklara yol açabilecek işmen. |
| 731 | göreceli değer | Bir sayımsal çözümlemede işlem kolaylığı sağlamak amacıyla varsayılan sıfır ya da kestirme başlangıç noktası. |
| 732 | göreli dağılım | Küme ya da bölüt sıklıklarını, toplam sıklığa oranlarıyla ve çoğunluk yüzde olarak dile getiren dağılım, bk. saltık dağılım. |
| 733 | göreli hız | Nicel değişmelerin hızını dile getirmek üzere başvurulan ve bir nicel büyüklüğün z(...) ve z(...) zamanları arasında gösterdiği artış ya da azalışın ilk büyüklüğe bölünmesiyle elde edilen göreli ölçüm. |
| 734 | göreli konum | Bir ölçüm, ölçüye vurulmuş bir birim ya da bir ölçek ayrıçının ölçüm sürekliliği ya da boyutu üzerindeki yeri. bk. boyut, süreklilik. |
| 735 | göreli sıklık | Olasılık kuramında bir olayın belli sayıdaki gözlemde gerçekleşme oranını dile getiren ve gözlem sayısı arttıkça giderek olasılığa dönüşen sıklık. |
| 736 | göreli yayılma | Bir dağılımın, gözlemleri dile getiren ölçü birimi ya da saltık değerlerden bağımsız olarak gösterdiği ölçünlü yayılım. |
| 737 | göreli yığışımlı dağılım | Sıklıkları saltık sayılarıyla değil, oransal paylarıyla yığıştıran dağılım, bk. yığışımlı dağılım, yığıştırma. |
| 738 | görgü tanıklığı | Bir bilgi derleme işleminde olaya doğrudan tanık olanların sözlü ya da yazılı bildirimlerini içeren bilgi kaynağı. |
| 739 | görgücülük | Bilginin kaynağını olgusal ve görgül verilere dayandıran bilgi kuramı. |
| 740 | görgül geçerlik | bk. olgusal geçerlik |
| 741 | görgül olasılık | Denemelere ya da gözleme dayanarak saptanabilen ve olayların gözlenmiş sıklığından yola çıkılarak yapılan bir genellemeyle varılan olasılık, bk. önsel olasılık. |
| 742 | görgül ölçek oluşturma | Geçerli bir ölçek oluşturmak üzere sınarları seçerken ölçülecek ayrıtı taşıyan bireyler kümesinin yanıtlarını bir başvurma çerçevesi olarak kullanan yordam. |
| 743 | görgüllük | Bir bilginin gözlemsel ya da olgusal bir içeriğinin bulunması özelliği. |
| 744 | görsel | Göz yoluyla ya da görerek algılanan. |
| 745 | görüngü oIay | Birden çok yalınç olaydan oluşmuş ya da karmaşık bir örüntü içinde biçimlenmiş bileşik bir olay. |
| 746 | görüntü kesitli çizim | Verileri kesiti alınmış çizel (geometrik) biçimlerle gösteren çizim. |
| 747 | görüntüalır | Bir gözlemde gözlenen durumun akışını ve doğallığını bozmamak ve tam nesnelliği sağlamak üzere bir gözlemi görüntüleyen aygıt. |
| 748 | görünü birimli çizim | Gözlem sıklıklarını, görünülerle simgelenmiş ölçünlü birimlerle dile getiren çizim. bk. çizimleme, görünülü çizim. |
| 749 | görünü düzenleme ölçeri | Yanıtlayıcıya çeşitli kesitleri yansıtan görüntüler sunup bunları bir olay ya da öykü biçiminde düzenlemesini isteyerek tutumları ölçen ölçer. |
| 750 | görünüleme | Verileri görsel kavramaya elverişli biçimde sunma. |