Türkçe Deyimler - XML


IDDeyimAnlamı
6091 kafası dumanlanmak1) çok dalgın olmak 2) sarhoş olmak. Örn: “Saz, söz başlasın, içki ile kafalar iyice dumanlansın, cümbüş tam kıvamını bulsun.” -H. R. Gürpınar. 3) esrar içmiş olmak.
6092 kafası durmakzihin yorgunluğundan düşünemez olmak.
6093 kafası düzelmekdoğruyu ve iyiyi bulmak.
6094 kafası ile oynamaktakım sporlarında arkadaşlarının durumunu göz önünde tutup en iyi fırsatı değerlendirerek bedenini fazla yormadan oynamak.
6095 kafası işlemek (çalışmak)aklı, zekâsı yerinde olmak, bir konu üzerinde iyi düşünebilir olmak. Örn: “Hasan'ın kafası şimdi üç cepheli işliyordu.” -O. C. Kaygılı.
6096 kafası karışmakönceki bilgi ve düşünceleri altüst olmak. Örn: “Esir kızı unutabilmek için kendini teşkilattaki tuhaf aletleri incelemeye verdiğinde kafası iyice karışmıştı.” -İ. O. Anar.
6097 kafası kazan (gibi) olmakkafası şişmek.
6098 kafası kızmaköfkelenmek. Örn: “Namusum hakkı için bir kafam kızarsa atarım denize seni.” -S. F. Abasıyanık.
6099 kafası sarmamakanlamamak, aklı ermemek.
6100 kafası sersem sepet (olmak)gürültü ve uğultudan zihni yorulmuş (olmak). Örn: “Uzun bir otobüs yolculuğundan sonra, yorgun, uykusuz, kafası sersem sepet girdiği için kasabaya, henüz pek bir şeyin farkında değildi.” -E. Bener.
6101 kafası şişmek1) zihni yorulmak 2) gürültüden tedirgin olmak.
6102 kafası yerinde olmamakgereği gibi düşünecek durumda olmamak.
6103 kafası yerine gelmekkendini toparlamak, kendine gelmek.
6104 kafasına dank etmekbir olay sebebiyle birden ayılmak, doğruyu anlamak. Örn: “Onu içine düşürdüğüm kötü durum da böylece kafama dank etmiş oldu.” -A. Ağaoğlu.
6105 kafasına estiği gibisadece kendi düşünce ve isteklerine göre. Örn: “Her an, her yerden çıkıp saldırabilir, kafasına estiği gibi silah değiştirebilirdi.” -E. Şafak.
6106 kafasına geçirmekbaşına geçirmek.
6107 kafasına girmek1) bir düşünce aklına uygun gelmek 2) birini bir iş yapmaya kandırmak.
6108 kafasına girmemekanlayamamak, kavrayamamak.
6109 kafasına göreistediği gibi. Örn: “Otopark görevlileri, arabayı kendi kafalarına göre bir yere çekerlerdi.” -A. Ümit.
6110 kafasına koymakkararını önceden vermiş olmak, önceden şartlanmak, bir şey yapmaya kesin karar vererek zamanını beklemek. Örn: “Burada toprağı, nesi varsa satıp savarak bir başka yere göç etmeyi kafasına koymuştur.” -R. N. Güntekin.
6111 kafasına sığmamakakıl erdirememek.
6112 kafasına söz girmemek1) çok aptal veya inatçı olmak 2) önemsememek.
6113 kafasına uymakaklına uymak.
6114 kafasına vura vurazorla, isteyip istemediğine bakmadan.
6115 kafasına vurmakbaşına vurmak.
6116 kafasında şimşek çakmakbeyninde şimşek çakmak.
6117 kafasında tutmakbir şeyi unutmamak, aklında tutmak.
6118 kafasından çıkarmak (atmak)bir şeyi unutmak veya ondan vazgeçmek. Örn: “Bir rüyadan böyle abuk sabuk sonuçlar çıkardığım için kendimi suçlayarak bu tuhaf düşünceleri attım kafamdan.” -A. Ümit.
6119 kafasından geçirmekbelli belirsiz düşünmek.
6120 kafasını ezmekzararlı olabilecek bir hareketi, bir durumu başlangıçta yok etmek, etkisiz duruma getirmek.

* Görseller ve İçerik tekif hakkına sahip olabilir