Türkçe Deyimler - XML


IDDeyimAnlamı
6511 kediye peynir (ciğer) ısmarlamakgüvenilmeyecek birine saklaması için bir şey bırakmak.
6512 kefekiye dönmekdelik deşik olmak.
6513 kefeni boynunda olmakher an ölümü göze almak.
6514 kefeni yırtmakağır bir hastalıkta ölüm tehlikesini atlatmak.
6515 kefil göstermekbir iş için gerekli olan kefili bulmak.
6516 kehanette bulunmakkâhinlik etmek. Örn: “Bunu belirtirken bir kehanette bulunmuş olmuyordum.” -Y. K. Karaosmanoğlu.
6517 kehribar gibisapsarı, koyu sarı. Örn: “Üstelik tütünler kehribar gibiydi bu yıl.” -N. Cumalı.
6518 keklik gibigüzel, alımlı, hareketli. Örn: “Bir gün evvel keklik gibi seken dipdiri bir insan, bir gün sonra kargabüken yemiş gibi kıvrılmış yatıyor.” -R. N. Güntekin.
6519 kelek atmak argo birisini beklemediği anda hile ve dalavere yaparak zarara sokmak.
6520 kelek yapmak argo oyunbozanlık etmek.
6521 keleklik etmekgörgüsüzlük, bilgisizlik nedeniyle karşısındakinin gerçek amacını anlayamamak.
6522 kelepçe vurmak (takmak)bileklere demir halka geçirmek.
6523 kelepçeye vurmakkelepçe vurmak.
6524 kelepir yakalamakbir şeyi çok ucuza almak.
6525 kelepire konmakkelepir yakalamak.
6526 keleş keleş sırıtmakpis pis gülmek. Örn: “Asker kaçağı vatan hainlerinin keleş keleş sırıtan yüzlerini hayalliyordu.” -O. Kemal.
6527 keleye çekmekboğaya çekmek.
6528 keli körü toplamakişe yaramaz kimseleri toplamak.
6529 kelimeleri tartarak konuşmaksonucu hesaplayarak konuşmak.
6530 kelimenin tam anlamıylabir durumu anlatmak için kullanılan sözün kapsadığı anlamın tamamıyla. Örn: Kelimenin tam anlamıyla bu işin bütün çilesini çekti.
6531 kelle götürmekgereksiz bir aceleyle gitmek, koşturmak, acele davranmak. Örn: “İşi besbelli acele imiş. Bir koşturur ki sanırsın kelle götürüyor.” -R. N. Güntekin.
6532 kelle koltukta gezmekgözünü budaktan esirgememek.
6533 kelle koparmakolumsuz ve başarısız bir durum sonunda işe, göreve son vermek.
6534 kelle koşturmakgereğinden çok acele etmek.
6535 kelle kulak yerinde1) kanlı canlı ve iri yapılı olan 2) gösterişli, itibarlı sayılan. Örn: “Aralarında yaşlı başlı, kelle kulak yerinde, efendiden adamlar da var.” -R. N. Güntekin.
6536 kellesinden olmakcan vermek, ölmek. Örn: “Kimi kellesinden olur padişah olayım derken, kimi de yaka paça oturtulur tahtına.” -T. Oflazoğlu.
6537 kellesini koltuğuna almakölümü göze almak. Örn: “Kelleyi koltuğun altına almışız, memleketteki pisliği kanımızla temizlemeye karar vermişiz.” -Y. K. Karaosmanoğlu.
6538 kelleyi koltuğun altına almakkellesini koltuğuna almak.
6539 kelleyi vermekcanını feda etmek.
6540 kem gözle bakmak1) kötü niyetle bakmak 2) nazar değdiren bir bakışla bakmak. Örn: “Eh yakışıklı da delikanlı. Bir tanesi kem gözle baktıysa tamam.” -H. Taner.

* Görseller ve İçerik tekif hakkına sahip olabilir