2551 | röntgen ışınları | Sinema/TV. Işıkla aynı nitelikte olan, ancak çok daha kısa dalga uzunluğunda yer alan elektromıknatıs ışınım. |
2552 | ruhsal film | Sinema İnsanların düşünce, duygu ve tutkularını inceleyen, iç dünyalarını yansıtan, bunların çözümlenmesine büyük yer veren film çeşidi. |
2553 | ruhsal üçboyutlu | Sinema Gerçekte üçboyutlu olmadığı halde, izleyicide üçboyutlu duygusu uyandıran görüntülerin durumu. (Bu terim, gerçek üçboyutlunun karşıtı olarak kullanılır). |
2554 | saat ayarı | TV. Saatlerin düzeltilmesi için belirli zamanlarda görüntülü ve sesli olarak verilen ayar. |
2555 | sabun operası (a.) | TV. Kalıp olaylar, kalıp kişiler, kalıp durumlarla gelişen, mutlu sonla biten, birçok melodram öğesi taşıyan film, televizyon ve radyo izlenceleri için kullanılan kötüleyici, argo terim (bu çeşit film ya da izlencelerin çoğunlukla ABD'deki sabun üreticilerince ısmarlanmasından doğmuştur). |
2556 | sağa çevrin! | TV. Alıcının sağa yatay çevrinme yapması için alıcı yönetmenine verilen komut. |
2557 | sağa çevrinme | Sinema/TV. Alıcının sağa yatay çevrinme yapması. |
2558 | sağa kaydır! | TV. Sağa kaydırma yapılması için alıcı yönetmenine verilen komut. |
2559 | sağa kaydırma | Sinema/TV. Kaydırmanın sağa doğru olanı. |
2560 | salıngaç | TV. Her çeşit (elektrik, mekanik, optik, akustik, vb.) salınım oluşturan aygıt. |
2561 | salınımölçer | Sinema/TV. Eksiuç ışıtacına dayanan ve değişen elektriksel nicelikleri gözle görülür biçimde vererek izlenmesini sağlayan aygıt. |
2562 | sallanma | Sinema/TV. Çevirim sırasında alıcının istenilenin dışında kıpırdanmasından doğan durum. (Bunun sonunda sallantılı bir görüntü ortaya çıkar). |
2563 | sallanmazlık | Sinema/TV. Alıcının çalıştırılırken sağlam bir desteğe oturtulmasından dolayı görüntülerdeki düzgünlük. Sallanmanın karşıtı. |
2564 | salon | Sinema Sinemanın, film gösterimini izleyenlere ayrılmış, sıra koltuklu, önde görüntülük, arkada gösterim odacığı, yanlarda çıkış kapıları, üstte balkonları bulunan geniş yeri. |
2565 | salon eğimi | Sinema Bir sinema salonunda koltuk sıralarının, izleyicinin görüş çizgisine uygun olarak önden arkaya doğru yavaş yavaş yükselmesinden doğan eğim. |
2566 | salon televizyonu | TV. Genellikle möbleli, kapaklı, büyük boy almaç. |
2567 | salonun aydınlatılması | Sinema Bir sinema salonunda gösterim sırasında ya da arasında gerekli ışığın sağlanması. |
2568 | salt film | Sinema Gerçek olguları, bir öykü ya da betimleme amacı gütmeksizin, öznel bir görüşle ele alan, bunlar yardımıyla çağrışımlar oluşturan, tartımlı biçimler yaratan film çeşidi. |
2569 | sanat filmi | Sinema 1. Sanat kaygılarını önde tutan, iş ve tecim olanaklarını hesaba katmayan film. 2. Sanat düzeyi yüksek film. |
2570 | sanat sineması | Sinema Taşıdığı değerler, getirdiği yeniliklerin anlaşılması güç olduğundan tecimsel sinemalarda yer bulamayan, ayrıca sanat değeri yüksek eski ve yeni seçme filmleri düzenli olarak gösteren sinema salonu. |
2571 | sanat üzerine film | Sinema Konu olarak herhangi bir sanat ürününü (tablo, yontu, anıt, yapı, vb.) ele alan, bunu belirli bir deyiş ve anlatışla açıklayan film çeşidi. |
2572 | sanat yönetmen yardımcısı | Sinema Sanat yönetmenine çalışmalarında yardımcı olan kimse. |
2573 | sanat yönetmeni | Sinema Bir filmin bezemlerinin hazırlanmasıyla ilgili tüm işleri yöneten kimse. |
2574 | sandık | Sinema Filmlerin taşınmasında kullanılan, yangına karşı korumalı, genellikle madenden ya da üzeri maden levhayla örtülü kap. |
2575 | saniyede 16 resim | Sinema Çevirimde ve gösterimde, pencere önünden saniyede 16 resim geçmesi durumu genellikle her boyda, sessiz film çevirim ve gösterim hızı. |
2576 | saniyede 18 resim | Sinema Büyük 8 filmlerin çevirim ve gösteriminde (sessiz) genellikle uygulanan hız. |
2577 | saniyede 24 resim | Sinema Çevirimde ve gösterimde pencere önünden saniyede 24 resim geçmesi durumu genellikle her boyda, sesli film çevirim ve gösterim hızı. |
2578 | saniyede alan (sayısı) | TV. Bir saniyede taranan alanın sayısı. (Geçmeli taramada her resim iki alandan oluştuğundan, bu tarama dizgesinde saniyede alan sayısı, resim sayısının iki katıdır. Buna göre saniyede alan sayısı Avrupa'da (ve Türkiye'de) 50, ABD'de 60'tır). |
2579 | saniyede resim (sayısı) | Sinema 1: Bir saniyede alıcı ya da gösterici penceresi önünden geçen, alıcı ya da göstericinin hızını belirleyen resimlerin sayısı. (Bu sayı, genellikle bütün boylarda, sessiz filmler için saniyede 16 (Büyük 8'de 18), sesli filmlerde saniyede 24 resimdir. Avrupa'da (ve Türkiye'de) televizyonun saniyede resim sayısına uygun olarak saniyede 25 resimdir). TV. 2. Bir saniyede alıcıdan almaca aktarılan resimlerin sayısı. (Gerek kırpışmayı önlemek, gerek alıcı ve almaçları besleyen kent akımının yinelenimine bağlı olarak bu sayı Avrupa'da (ve Türkiye'de) saniyede 25, ABD'de 30 olarak seçilmiştir). |
2580 | saniyede satır (sayısı) | TV. Bir saniyede taranan satırların sayısı. (Bu sayı, bir resimdeki satırların toplamı, yani satır sayısı (S) ile saniyedeki resim sayısının (R) çarpımına eşittir. Örneğin Türkiye'nin de benimsediği CCIR dizgesinde S=625, R=25'tir buna göre saniyede satır sayısı 625x25 = 15.625'tir (15.625 Hz). |