1081 | dondelüğü | Samanlıklara saman koyma deliği. (Çukurören *Güdül -Ankara) |
1082 | dondurma | Beton. (Çukurören *Güdül -Ankara) |
1083 | donguzluk | Değirmenin altından suyun aktığı yer. (Çayağzı *Şavşat -Artvin) |
1084 | donluk [don] | Kadın şalvarı. (Küplüce *Gümüşhacıköy -Amasya) [don] : (Kandilli *Bozüyük -Bilecik) |
1085 | donuzla | Değirmen su yolunun altına yapılan ağaç destek. (*Mudurnu -Bolu) |
1086 | dort | Peynir suyu ile süt ve yoğurttan yapılan kışlık bir yiyecek. (Köke *Gelendost, Tokmacık *Yalvaç, Gönen -Isparta) |
1087 | dorukıseç | Uzun saplı kerpeten. (*Yalvaç -Isparta) |
1088 | doruklama | Ölçeğe ekini tepeleme doldurma. (*Merzifon -Amasya) |
1089 | doyga çorbası | Ayran, nohut ve kırılmış buğdaydan yapılan çorba. (Akviran *Çumra -Konya) |
1090 | doyumevi | Lokanta. (Üreğil *Çankaya -Ankara) |
1091 | döbürdek | Koyunların boynuna takılan çan. (Boyalı, Hacılar, Meyvebükü *Güdül -Ankara) |
1092 | döğen | bk. düven |
1093 | döğer | bk. düver -2 |
1094 | döğmek | Taşak bağlarını ezmek yoluyla hayvanları kısırlaştırmak. (Gökmenler, Gedikli, Çatak, Kızılağaç *Saimbeyli -Adana) |
1095 | döğmepekmez | Sert pekmez. (*Senirkent -Isparta) |
1096 | döğmeyağ | Ayrandan yapılan tuluk yağı. (Gençali *Senirkent -Isparta) |
1097 | döğmeyayık | Yoğurttan yağ çıkarma sırasında kullanılan kesik koni biçiminde araç. (Dereyazıcı *Alaca - Çorum.) |
1098 | dölcek | Fındık dalları ile yapraklı ağaç dallarından yapılan kuzu ağılı. (Derekuşculu *Görele -Giresun) |
1099 | dölheybesi | Çobanların, yeni doğan kuzuları taşımakta kullandıkları heybe. (Beyağıl *Ulukışla -Niğde) |
1100 | döndercek | Tavada kızarmakta olan böreği ters çevirmekte kullanılan tutamaklı düz bakır. (Beyceli *Fatsa -Ordu) |
1101 | dönecek | Döner salıncak. (Sevdiğin -Kırşehir) |
1102 | dönegen | bk. döner (II) |
1103 | dönek | Hayvanlara kolaylık sağlamak amacıyla, tarlaların küçük alanlar halinde sürülen bölümleri. (Darıveren *Acıpayam, Kösten -Denizli Karacaviran *Seydişehir -Konya) |
1104 | dönen | Evin banyo bölümü. (Akçaşar *Yalvaç -Isparta) |
1105 | döner | (I) Pulluk. (Bölükbaşı *Selim -Kars)(II) [dönegen] Hayvanları kazığa bağlayan ipin dolanmamasını sağlayan birbirine geçmiş iki demir halka. (*Yalvaç -Isparta) [dönegen] : (Sarıköy *Beyşehir -Konya) |
1106 | dönerce | Vida. (Küplüce *Gümüşhacıköy -Amasya) |
1107 | döngel | Sap taşıma arabalarında, urganları sıkıştırmaya yarayan, arabanın arkasındaki döner ağaç. (Gönen -Isparta) |
1108 | dönmek | (Suyunu almamış bıçak) Kolayca bükülmek. (*Senirkent -Isparta) |
1109 | dönmeli pulluk | Toprağı her iki yöne de aktaran bahçıvan pulluğu. (-Kırklareli) |
1110 | dörnete | Derinin kırışığını gidermek için kullanılan bir araç. (*Bor -Niğde) |