3241 | TRT | bk. Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu |
3242 | Truca | bk. optik basım aygıtı |
3243 | Truecolor | Sinema 1948'de piyasaya sürülen, iki renkli, çıkarmalı renkli film işlemi. |
3244 | tungsten halojen ışıtaç | Sinema/TV. İçine halojen (iyodin ya da bromin) konularak geliştirilmiş tungsten ışıtaç. |
3245 | tungsten ışıtaç | Sinema/TV. İçi boşaltılmış ya da gaz doldurulmuş bir ışıtaç içinde tungsten telinden oluşan ışıtaç. |
3246 | turizm filmi | Sinema Bir ülkenin turistik özelliklerini tanıtmak amacıyla çevrilmiş film. |
3247 | tutma | Sinema/TV. Bir resmi, kendinden önceki ya da sonraki resmin durumuna tıpatıp uygun duruma yerleştirme. |
3248 | tutturma çubuğu | Sinema Canlandırma masasında saydam yaprakların tam çakışmasın sağlayacak biçimde yerleştirilmesinde kullanılan ve üzerinde ölçün dişler bulunan çubuk. |
3249 | tutturmalık | Sinema 1. İki filmin uç uca getirilerek yapıştırılmaksızın geçici olarak birleştirilmesini sağlayan, film eninde, iki yanında delikler bulunan mukavva, selüloit ya da madenden parça. 2. Film üzerindeki resim ya da ses yolunun yitime uğramaksızm birleşmesini sağlayan yapıştırıcı kuşak. |
3250 | tutucu tırnak | Sinema Filmin çeşitli sinema aygıtlarındaki aralı devinimi sırasında, deliklerine girerek tutan ve pencereyle tam çakışmasını, düzgün durmasını sağlayan devinimli çıkıntı. |
3251 | tüm haklar | Sinema Film dağıtımında, bir filmin bütün haklarıyla birlikte verilmesi durumu. |
3252 | tüm kuşak dalgalığı | TV. Bir kuşaktaki bütün olukları alabilecek yapıdaki dalgalık. |
3253 | tümler maket | Sinema Tutumsal nedenlerden dolayı bütünü yapılmamış bir bezemin eksik kalan bölümünü gösteren, alıcıdan belirli bir uzaklığa yerleştirildiğinde, gerçek bezemin eksik bölümünü bütünleyen çok ufak maket. |
3254 | tümler renkler | Sinema/TV. Eşit ölçüde üst üste bindirildiklerinde beyaz rengi veren iki renk. |
3255 | tümleşik devre | Sinema/TV. Genellikle bir silikon kırılcacığından yarı iletkene katılmış pek ufak, çok dayanıklı ve kendi başına bir dizge oluşturabilen minielektronik devre. |
3256 | tümselme | Sinema Filmin alıcı penceresi önünde tümsek yapması, bunun sonucunda görüntünün bulanıklaşması. |
3257 | tür | bk. sinema türleri |
3258 | Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu | TRT TV. Türkiye'de 1961 Anayasasına göre, 24.12.1963 gün, 359 sayılı yasayla kurulan, radyo ve televizyon yayınlarının tekelini elinde bulunduran, bu yayınları yürütmekle görevli, tüzel kişiliği olan, özerk, kamu iktisadi teşekkülü. (Ancak, kurumun özerkliği, 29.2.1972 gün, 1568 sayılı yasayla kaldırılmıştır. TRT'de televizyon çalışmaları, doğrudan doğruya Genel Müdüre bağlı olan TRT Televizyon Dairesi'nce yürütülür. Birinci Beş Yıllık Plan dönemi olan 1962-1967 arasında Türkiye'de televizyon kurulması öngörülmediği halde, televizyon çalışmaları Batı Almanya'nın uygulayımsal yardım çerçevesinde verdiği televizyon araç ve gereçleriyle 1966'da Ankara'da kurulan ufak bir televizyon işliğiyle başladı. 1968 yılı sonuna dek kapalı yayın biçiminde sürdürülen ve televizyoncu yetiştirmeyi amaçlayan çalışmalardan sonra, 31.12. 1968'de TRT Ankara Televizyonu'nun açık yayına geçmesiyle, İstanbul Teknik Üniversitesi Televizyonu'nun dışında Türkiye'de ilk kez televizyon yayınları başladı). |
3259 | TV | bk. televizyon |
3260 | U belgesi | Sinema İngiliz Denetleme Kurulu'nun, herkesin görebileceği filmlere verdiği belge. ("U", "universal": evrensel kısaltmasıdır). |
3261 | ucaylama | Sinema/TV. 1. Bir ışık demetini ucaylanmış duruma getirme. 2. Elektromıknatıs dalgaların ışınımına belirli bir yön verme. |
3262 | ucaylama süzgeci | Sinema/TV. Parlak yüzeylerin yansımasından doğan etkiyi azaltmakta kullanılan süzgeç çeşidi. |
3263 | ucaylanma | TV. Radyo ve televizyon yayınlarında, yayın gücünde yitime yol açmamak amacıyla, elektromıknatıs dalgaların ışınımına verilen yön. |
3264 | ucaylanmış ışık | Sinema Işık demetini yalnız bir ya da birkaç düzlemde bırakıp öbür düzlemlerde tutma niteliği taşıyan doğal özdeklerden (turmalin, kalsit) ya da sentetik araçlardan (ucaylayıcı gözlük) geçirmek yoluyla belirli bir düzlemde yol alması sağlanmış ışık. |
3265 | ucaylayıcı | Sinema Ucaylayıcı özellik taşıyan özdek. |
3266 | ucaylayıcı gözlük | Sinema Ucaylama temeline dayanan üçboyutlu sinema işlemlerinde izleyicinin taktığı, camları ucaylayıcılardan oluşan gözlük. |
3267 | uç | Sinema/TV. 1. Bir elektrik bağlantısının yapıldığı nokta. 2. Akımın bir aygıta giriş ve çıkış noktası. |
3268 | UÇ. | bk. uzak çekim |
3269 | uç değiştirme | TV. Bir alıcı ya da film yayın aygıtından gelen televizyon iminin olağan elektriksel ucunun değiştirilerek, almaç görüntülüğünde negatif bir görüntü sağlayan elektronik televizyon hilesi. (Ayrıca, bundan yararlanarak, negatif bir film, film yayın aygıtında uç değiştirmeyle oynatılırsa, pozitif eşleme gerek kalmaksızın, pozitif görüntü verir). |
3270 | uç uca yapıştırma | Sinema Herhangi bir resmin yitirilmemesi için, iki film parçasını uç uca getirerek ek çizgisi boyunca bir yamayla birleştirme. |