3511 | yarışma yöneticisi | TV. Yarışma izlencelerinde soruları soran, izlencenin düzenli yürümesini sağlayan kimse. |
3512 | yasak film | Sinema Yetkili makamlarca gösterilmesine izin verilmemiş film. |
3513 | yassı kablo | TV. Özellikle alıcı dalgalığı almaca bağlamakta kullanılan, birbirine koşut ve araları yalıtılmış iki iletken telden oluşan kablo. |
3514 | yastık sapması | Sinema/TV. Bir dördülün köşelerinin dışarıya doğru uzanır, kenarları içbükey durum alması biçiminde ortaya çıkan mercek kusuru. |
3515 | yaş basım | Sinema Film tabanında ya da duyarkatındaki çizik ya da çizintilere uygun kırılma sayısındaki bir sıvı sürüldükten sonra gerçekleştirilen, böylelikle basım aygıtındaki ışıklama sırasında ışığın bu çizik ve çizintilerde kırılıp yitmesini önleyen basım çeşidi. |
3516 | yaş eşlem | Sinema Sertleştirme ve kurutulması iyi yapılmamış pozitif eşlem. |
3517 | yaş film | Sinema İşlemeden yeni çıkmış film. |
3518 | yaşamöyküsel film | Sinema Tanınmış kişilerin yaşamöyküsünü konu alan film türü. |
3519 | yaşlandırma | Sinema/TV. Bir kimseyi yaşlı göstermek için yapılan makyaj. |
3520 | yatak | Sinema Filmin alıcı ve göstericide pencere önünden düzgün geçmesini sağlamak için yapılmış, film enine uygun dar geçit. |
3521 | yatak baskısı | Sinema Bir alıcı ya da gösterici yatağındaki film üzerine uygulanan baskı. Böylelikle filmin dolaşması ya da odak düzleminden ayrılması önlenir. |
3522 | yatak bölümü | Sinema Yatağı ve buna ilişkin parçaları taşıyan bölüm. |
3523 | yatay çevrinme | Sinema/TV. Alıcının, dikey ekseni çevresinde sağa ya da sola çevrinmesi. |
3524 | yatay çizgiler | Sinema/TV. Görüntü çerçevesinin yan kenarlarına dikey olan, çerçevelemede nesnelerin, varlıkların yerleştirilmesinde göz önüne alınan varsayımsal doğrular. |
3525 | yatay doğrusallık ayarı | TV. Almaçta resmi oluşturan düşey çizgiler arasındaki uzaklıkların eşit olmasını sağlama. |
3526 | yatay resim | Sinema Film üzerinde, filmin uzunluğuna değil enliliğine doğru yer alan resim resmin olağan durumu. |
3527 | yatay saptırma | TV. Elektron demetinin soldan sağa doğru yönelmesini sağlama. Düşey saptırmanın karşıtı. |
3528 | yatay saptırma sarması | TV. Alıcı ve almaçlarda elektron demetini yatay olarak saptıran sarma. |
3529 | yatay tarama | TV. Elektron demetinin resmi oluşturmak için çerçeve içinde soldan sağa doğru gerçekleştirdiği tarama. |
3530 | yatay ucaylama | TV. Verici dalgalığın yatay biçimde yerleştirilerek elektromıknatıs dalgaları yatay biçimde yaymasının sağlanması. |
3531 | yatay ucaylanmış yayın | TV. Bir televizyon vericisinin, elektromıknatıs dalgaları yatay biçimde yayması durumu. |
3532 | yavan | Sinema/TV. Sertliği az olan, karanlık bölümleriyle aydınlık bölümleri arasında kesin ayırım bulunmayan (görüntü). |
3533 | yavaş çevirim | Sinema Yavaşlatılmış devinimi sağlamak amacıyla alıcının olağan hızının altında çalıştırılması. |
3534 | yavaşlatılmış devinim | Sinema Alıcının olağan hız üstünde çalıştırılıp elde edilen filmin olağan gösterici hızıyla oynatılması sonucu, bir filmin herhangi bir görünçlüğündeki devinimin, gerçektekinden daha yavaş görünmesi durumu. Hızlandırılmış devinimin karşıtı. |
3535 | yavaşlatılmış devinim sineması | Sinema Gözle ayırt edilmeyecek kadar hızla gelişen ve kısacık sürede oluşan devinimleri rahatça izleyebilmek amacıyla bilimsel alanda, bilimsel sinemada, araştırma filmlerinde başvurulan yöntemle çalışan sinema dalı. |
3536 | yayaç | bk. radyo yayacı |
3537 | yayıcı öğe | TV. Bir verici dalgalığın, elektromıknatıs dalgaları yayan öğesi. |
3538 | yayın | TV. 1. Radyoyla yapılan ses yayını radyo yayını. 2. Bir televizyon yayınında, izlenceyle ilgili sesin yayını ses yayını. 3. Elektromıknatıs dalgaların özelliklerinden yararlanılarak ses ve resim imlerinin gönderilmesi ses ve resim yayını. 4. Bir televizyon vericisinin, görüntü ve ses imlerini almaçlarda izlenmek üzere göndermesi. 5. Bu görüntü ve ses imlerinin tümü izlence televizyon yayını. |
3539 | yayın alanı | TV. Bir televizyon vericisinin ya da birçok vericiden oluşan bir televizyon ağının eriştiği alanın tümü. |
3540 | yayın arabası | TV. Ufak bir televizyon işliğini andıran ve işlik dışındaki olayları, izlenceleri doğrudan doğruya yayınlamakta ya da mıknatıslı görüntü kuşağına saptamakta kullanılan büyük taşıt. |