331 | nüfusbilgisi | Daha çok sayılama yönteminden yararlanarak biyolojik ve toplumsal etmenlerin (doğum, ölüm, göçler, yığılmalar vb.) insan topluluklarının yaşamındaki önem ve etkilerini inceleyen bilgi dalı. |
332 | orenda | Irakualarda (Kuzey Amerika'da) gizemsel bir gücü anlatan kavrama verilen ad. a. bk. mana, güççülük. |
333 | orji | bk. cinsel şenlik. |
334 | oruç tutma | Kutsal sayılan günlerde ve zamanlarda, erginleme törenlerinde, kimi büyüsel işlemlerde, belirli bir süreyi gerektiren yeminlerde, ya bütün gün hiç bir şey yememe ya da belirli şeyleri yemeden, içmeden kaçınma. |
335 | ölü aşı | bk. ölü yemeği. |
336 | ölü falı | Ölen birinin ölüm nedenini, ölünün öte dünyadaki geleceğini ya da gizli bir şeyi öğrenmek için, ceset aracılığıyla bakılan fal. |
337 | ölü yeme | Dinsel ve büyüsel amaçlarla ölenlerin etini yeme. a. bk. akraba yamyamlığı, yamyamlık. |
338 | ölü yemeği | 1. Ölü sahipleri, akrabalar ya da komşular tarafından ölenin canı için cenaze törenine katılanlara, din adamlarına ve yoksullara verilen yemek. 2. Akrabalar ya da komşular tarafından ölenin ailesine belirli bir süre verilen yemek. |
339 | ölüler dünyası | Ölenlerin "canlı" olarak yaşadıkları tasarımlanan dünya. a. bk. öte dünya. |
340 | ölülere tapınma | Ölümden sonra hayatın sürdüğüne ölenlerin, geride bıraktıklarının yazgıları üzerinde olumlu ya da olumsuz etkileri olduğuna onlarla aralarındaki bağlılık duygularına ve ölenlerin geri dönmelerinden duyulan korkuya dayanan inanç bu inançla ilgili dinsel tö |
341 | örgenüstü | Örgensel yapıda var olmayan örgensel olandan daha yüksek bir düzeyde oluşan kültürel denilen olgulara ilişkin kavram. |
342 | örtme | Eli, ayağı, yüzü, deriyi süt, yağ, un vb. yiyecekleri doğaüstü zararlı güçlerin etkisinden korumak amacıyla örtme, saklama. |
343 | öte dünya | İnsanların öldükten sonra gittiklerine, mutlu ya da mutsuz bir yaşam sürdüklerine inanılan az çok bizimkine benzer biçimde tasarımlanan dünya. a. bk. ölüler dünyası. |
344 | öteki ben | Bir insanla bir hayvan ya da bir bitki arasındaki yaşam ve yazgı bağı, yazgı birliği inancı. (Öteki ben inancına totemciliğin özel bir biçimi gözüyle bakılmaktadır), a. bk. bireysel totemcilik. |
345 | özdeksel kültür | Tinsel kültürün dışa vurulmasında, biçimlenmesinde ve toplum içinde yer alarak işlevsel durum kazanmasında önemli yeri ve payı olan her türlü araç gereçler konutlar, tapınaklar, kap kaçak, iş yerleri, taşıt araçları, silâhlar, av araçları, giyim kuşam, sü |
346 | özgür cinsel ilişki kuramı | J. J. Bachofen (1815-1887) tarafından ortaya atılan ve artık geçerli sayılmayan, "başlangıçta insanlığın bir kurala bağlı olmaksızın, karışık ve özgür cinsel ilişkilerde bulunduğu"nu ileri süren kuramı. |
347 | özümseme | Egemen bir kültürün yabancı bir budunsal topluluğu ya da bir kültür öğesini içine alarak kendine benzetmesi, kendi içinde eritmesi süreci. |
348 | patrilineal | bk. babayanlı . |
349 | patrilokal | bk. babayerli. |
350 | patriyarkat | bk. babaerki. |
351 | pekin insanı | Pekin yakınındaki bir yerde artıkları bulunan mağaralarda yaşadığı, taştan araçlar yaptığı ve ateşi kullandığı bilinen yaklaşık olarak 500.000 yıl önce yaşamış olan insan. |
352 | pemikan | Özellikle Preri yerlilerinin bizon etini kurutarak elde ettikleri, besin değeri yüksek olan konserve et bir tür pastırma. |
353 | pigmid ırk | Ekvatoral Afrika, Güney Afrika ve Melanezya'da yaşayan çok kısa boy, büyük ve yuvarlak baş, çok geniş elmacık kemikleri, kalın dudak, geniş burun, koyu, çoğunlukla sarımtrak deri rengi gibi özelliklerle ıralanan ve kara ırka giren ırk dalı. |
354 | plangi | Kumaşın belirli bölümlerini diplerinden iple boğarak boyaya atma ve boyadan çıkan kumaşın bağlı yerlerini çözme yoluyla uygulanan bezeme tekniği, a. bk. batik, ikat. |
355 | poliandri | bk. çokkocalılık. |
356 | poligami | bk. çokeş evlilik. |
357 | polijini | bk. çokkarılılık. |
358 | politeizm | bk. çoktanrıcılık. |
359 | politik organizasyon | bk. siyasal örgüt. |
360 | potlaç | Kuzey Amerika'da yaşayan yerli başkanların ya da zengin kimselerin doğum, erginleme töreni, ölüm, totem direği dikme vb. önemli olaylar sırasında düzenlenen törenlerde ellerindeki malları ve değerli nesneleri başkalarına bağışlaması ve yok etmesi işlemi v |