6871 | kolin esteraz | bk. asetilkolin esteraz |
6872 | kolinerjik sinirler | (Yun. chole: safra ergon: iş) Salgıladıkları asetilkolinle efektör organları uyaran sinirler. |
6873 | kolisin | Çeşitli bakteriler tarafından meydana getirilen ve diğer bakterileri öldüren Col E-1 gibi bir protein. |
6874 | kolkisin | İğ ipliklerinin oluşumunu engelleyen ve sentromerin bölünmesini geciktiren bir alkaloyid. Kolşisin. |
6875 | kollagen | (Yun. kolla: zamk genos: soy) Hücreler arası maddede bulunan, prolin, hidroksiprolin ve glisin amino asitlerinden oluşan üç polipeptit zincirinin üçlü heliks şeklinde önce tropokollagen birimlerini, bunların da özel bir dizilişle polarize mikroskopla görü |
6876 | kollagenaz | (Yun. kolla: zamk genos: soy) Bazı bakterilerde bulunan ve özel olarak kollageni parçalayan enzim grubundan herhangi biri. |
6877 | kollenkima | (Yun. kolla: zamk engchyma: içine dökülme) Bitkilerde primer hücre duvarları eşit olmayan şekilde kalınlaşmış ve büyümekte olan organlara direnç sağlayan canlı doku. |
6878 | kolleter | Odunlu bitkilerde reçine, zamk gibi yapışkan madde salgılayan tüyler. |
6879 | kolleteryum | Böceklerin dişi üreme sistemlerinde yumurtaları bir arada tutan bir kılıf ya da yumurtaları zemine bağlayan mukusu salgılayan bez. |
6880 | kolloblâst | (Yun. kolla: zamk blastos: tomurcuk) İçinde küçük yapışkan granüllerin bulunduğu ve ava yapışmaya yarayan, ktenoforlann tentaküllerinde bulunan bir tip hücre. |
6881 | kolloit | (Yun. kolla: zamk eidos: şeklinde) Yarı geçirgen zarlardan kolayca geçemeyen yüksek molekül ağırlıklı büyük moleküller. |
6882 | kolon | 1. Omurgalılarda kalın bağırsağın rektumdan önce gelen, dışkıdan fazla suyu emen bölgesi. 2. Böceklerde bağırsağın ikinci bölgesi. 3. Elektron mikroskobunda elektromanyetik merceklerin yerleştirildiği, içinden elektronların geçtiği havası boşaltılmış meta |
6883 | koloni | Aynı türden organizmaların birlikte yaşaması. 1. Bir grup hayvan veya bitkinin sınırlı bit alanda birlikte yaşaması. 2. Bir besi yerinde bakteri ya da mayaların bir tek hücreden, türe özgü renk ve yapıda görülen bir grup mikroorganizma oluşturması. 3. Vol |
6884 | koloni hibridizasyonu | Kimerik vektör taşıyan bakteriyi tanımlamak için in situ kullanılan bir teknik. |
6885 | kolonileşme | 1. Bir türün yeni bir habitatı istila etmesi. 2. Boş arazinin tohumlarla işgali. 3.Bağırsakta bakteri florası oluşması. Kolonizasyon. |
6886 | kolonizasyon | bk. kolonileşme |
6887 | koloridye | bk. kolyoz |
6888 | kolostrum | bk. ilk ağız |
6889 | kolpat | (Yun. kolpos: katlanma) Yarıklı bir ya da daha fazla yarık ve pora sahip polen. Kolporate. |
6890 | kolporate | bk. kolpat |
6891 | kolpus | Uzunluğu genişliğinin iki katından fazla olan eliptik por. |
6892 | kolsu ayaklılar | (Yun. pous: ayak) Çok hücrelilerden (Metazoa), birincil ağızlılar (Protostomia) filumunun, yumuşakçamsılar (Molluscoidae) dalından, vücutları iki parçalı bir kabukla örtülü, uzun ya da kısa bir sapla kendilerini bir yere bağlayan, denizlerde yaşayan, ayrı |
6893 | kolşisin | bk. kolkisin |
6894 | kolulus | Örümceklerin ön ağ bezleri arasında bulunan, koni şeklinde küçük yapı. |
6895 | kolyeli ardıç | bk. boğmaktı ardıç |
6896 | kolyoz | Kemikli balıklar (Teleostei) takımının, uskumrugiller (Scombridae) familyasından, 30-35 cm kadar uzunlukta, beyinleri dıştan görülen, gözleri yeşil olan, Türkiye denizlerinde yaşayan, küçüklerine koloridye denen bir tür. |
6897 | komatula | Denizlâleleri (Crinoidea) sınıfından, genç evrede saplı, ergin hâlde serbest hareketli türleri olan bir derisi dikenli cinsi. |
6898 | komensalizm | Birlikte yaşayan iki organizmanın arasında birinin yararına olan, diğerinin yararlanmadığı ya da zarar görmediği bir ortak yaşama şekli. |
6899 | kompakt kemik | bk. sert kemik |
6900 | kompartıman | Biyolojik yapılarda bulunan sınırları belirlenmiş kapalı bölgeler. |