6901 | kompartımanlaşma | Ökaryot hücrelerde, hücre içinde çeşitli metabolik olayların zarla çevrili değişik yerlerde ya da organellerde yapılmak üzere aynlması. |
6902 | kompensasyon noktası | 1. Belli bir sıcaklıkta ışık şiddeti ile tayin edilen solunum ile fotosentez arasındaki denge noktası. 2. Göllerde ve derin denizlerde yeşil bitkilerin ve alglerin fotosentezle kazandıklarından daha fazlasını solunumda kaybettikleri sınır. |
6903 | kompleks besi yeri | Kimyasal terkibi tam bilinmeyen kültür ortamı. |
6904 | kompleks virüsler | Bakteriyofajlar gibi kompleks yapılı, kapside ilave yapılar içeren, nükleik asit taşıyan baş kısmında ikozahedral şekilli kapsitleri olan, kuyruk kısmı sarmal şekilli virüsler. |
6905 | komplekslik | 1. Pek çok farklı yapının bir araya gelmesiyle oluşan karışıklık. 2. Varolan dizilerin toplam uzunluğu olarak ölçülen DNA'da bilgi dizisi miktarı. |
6906 | kompleman sistemi, C | Yabancı hücrelerin yok edilmesiyle ilgili kan proteinleri bir düzen içinde çalışan bağışıklık sistemi elemanları. |
6907 | komplementasyon testi | bk. tamamlama testi |
6908 | komplementer | bk. tamamlayıcı |
6909 | komplementer baz dizisi | bk. tamamlyıcı baz dizisi |
6910 | komplementer DNA | bk. tamamlayıcı DNA |
6911 | komplementer sistem | bk. tamamlayıcı sistem |
6912 | kompost | Parçalanmış organik madde. |
6913 | kompozisyonizm | Bütün yapmak üzere elementleri ya da parçaları birleştirme. |
6914 | komünikasyon | bk. haberleşme |
6915 | komünite | İyi bir şekilde birbirinden ayrılmış bitki veya hayvan toplulukları. Topluluk. |
6916 | komünite ekolojisi | Ekolojinin çeşitli türlerinden oluşan bir toplumun bireyleri ile yaşadıkları ortam arasındaki ilişkilerini inceleyen alt kolu. Topluluk ekolojisi, ekosistem ekolojisi. |
6917 | komünite süksesyonu | Belirli bir bölgede çeşitli türlerin belirli bir zaman içerisinde birbirini tahrip ederek ortaya çıkması. |
6918 | konak | Bir asalağın hayatının tümünü ya da bir kısmını içinde ya da üzerinde geçirdiği, besin ihtiyacını ve korunmasını sağladığı organizma. |
6919 | kondor | bk. tepeli akbaba |
6920 | kondroblâst | (Yün. chondros: kıkırdak blastos: tomurcuk) Mezenşim hücrelerinden farklılaşarak oluşan, perikondriyumun iç yüzeyinde bulunan ve kıkırdak dokusunun hücreler arasını sentezleyen, protein ve karbohidrat sentezlediği için her türlü organel bakımından zengin |
6921 | kondroitin sülfat | D glukuronik asit ve N-asetil D galâktozamin 4 ya da N-asetil D galâktozamin 6 sülfat disakkarit birimlerinden oluşan, kondroitin 4 sülfat (kondroitin sülfat A) ve kondroitin 6 sülfat (kondroitin sülfat C) şeklinde iki tipi olan, bağ dokusu, hiyalin ve el |
6922 | kondrokranyum | (Yun. chondros: kıkırdak kranion: kafatası) Geçici olarak embriyoda olduğu gibi veya bazı balıklarda daimi olarak bulunan kafatası. |
6923 | kondronektin | Kıkırdak matriksinde bulunan ve kondrositlerin kollagenle bağlanmasını sağlayan bir glikoprotein. |
6924 | kondroplâst | (Yun. chondros: kıkırdak plastos: meydana gelmiş) Kıkırdak dokusunun hücreler arası maddesinde bulunan ve içinde kıkırdak hücrelerinin yer aldığı boşluklar. |
6925 | kondrosit | bk. kıkırdak hücresi |
6926 | kondroskeleton | (Yun. chondros: kıkırdak skeleton: kuru vücut) Kıkırdaksı iskelet. |
6927 | konformasyon | Bir molekülde molekülün kovalent yapısında değişiklik olmaksızın, tek bağlarda atomların dönüşüyle üç boyutlu düzenlenme. Bir konformasyondan diğerine dönüşte kovalent bağların parçalanması ya da oluşmasına gerek yoktur. |
6928 | koni hücreleri | Omurgalıların gözünde, retina bölgesinin arka tarafında bulunan koni şeklindeki, ışık alıcı (fotoreseptör), ışığa karşı hassas, daha keskin hatlı ve renkli görüntü alınmasından sorumlu, iyodopsin pigmenti içeren, insan gözünde 6.5 milyon kadar bulunan hüc |
6929 | koni kabuklu salyangoz | Çok hücrelilerden (Metazoa), karından ayaklılar (Gastropoda) sınıfının, önden solungaçlılar (Prosobranchia) takımından, operkulumu olmayan, kabuğu koni biçiminde, Avrupa denizlerinde yaşayan bir tür. |
6930 | konidyofor | (Yun. konis: toz pherein: taşımak) Konidyosporları taşıyan bir hava hifi. |