7081 | kristal hücresi | Böcek larvalarının kanında bulunan, içlerindeki dikdörtgen ya da sivri uçlu parakristal yapıları ile tanınan bir tip hücre. |
7082 | kristal koni | Bileşik gözlerin ommatidyumunda koni biçimindeki pelte kıvamında hücre dışı yapı. |
7083 | kristalloyit | (Yun. krystallos: buz eidos: biçim) 1. Bir çözelti içinde hayvansal ya da bitkisel bir zardan kolayca geçen bir madde. 2. Bazı bitki hücrelerinde görülen protein kristali. |
7084 | kriyobiyoloji | (Yun. kryos: buz bios: hayat logos: bilim) Hücre ve dokuları dondurarak inceleyen bilim dalı. |
7085 | kriyoplânkton | (Yun. kryos: buz plangktos: dolaşan) Kutup bölgelerinde buzullar üzerinde bulunan plankton. |
7086 | krizalis | bk. krizalit |
7087 | krizalit | Tam metamorfoz gösteren böceklerde, koruyucu bir kılıfla çevrili pupaya verilen ad. Krizalis. |
7088 | krizantem | Papatyagiller (Compositae) familyasından, çiçekleri altın sarısı renkte, aken tipi meyveleri olan, ülkemizde doğal olarak iki türü bulunan, tek yıllık, otsu bitkiler. |
7089 | kromatik | Parlak renkli ya da boyandığında parlak renk meydana getiren. |
7090 | kromatin | İnterfaz halindeki ökaryot hücrelerin çekirdeklerinde bulunan ve bazik boyalarla boyanan nükleoprotein yumakları veya topluluktarı DNA ve histonlann birleşmesi ile oluşan nükleozom denen yapılardan meydana gelir. |
7091 | kromatit | Hücre bölünmesinin profaz ve metafaz safhasında ortaya çıkan ve kromozomu teşkil eden DNA maddesinin kendini eşlemesi sonucu oluşan, sentromer ile bağlı iki iplikten her biri. Bölünmenin anafaz safhasında ayrılarak oğul kromozomlara geçerler. |
7092 | kromatit anormallikleri | bk. kromatit bozuklukları |
7093 | kromatit bozuklukları | DNA sentez safhasından sonra uygulanan ışınlamalarla kromatitlerde ortaya çıkan bozuklukların genel adı. Kromatit anormallikleri. |
7094 | kromatofil | (Yun. chroma: renk philein: sevmek) 1. Bitkiye benzer flagellâtlarda renk maddesi. 2. Kromofil madde. |
7095 | kromatofor | Pigment kapsayan organel. Pigment hücreleri sinir sisteminin ve hormonların kontrolü alanda canlının renginin değişmesini sağlar. |
7096 | kromatografi | (Yun. chroma: renk graphis: tarz) Bir sıvı ya da gaz ortamında karışık haldeki moleküllerin birbirlerinden ayrılması tekniği. |
7097 | kromatotropizm | Belli bir renkten oluşan uyartıya cevap olarak organizmanın oryantasyonu. |
7098 | kromidyum | (Yun. chroma: renk idion: küçültme eki) Çekirdek dışında bulunan kromatin tanecikleri için kullanılan eski bir terim. |
7099 | kromoargentaffin | (Yun. chroma: renk argentum: gümüş) Bikromatlar ve gümüş nitratlarla boyanma. Kromoarjentaffin. |
7100 | kromoarjentaffin | bk. kromoargentaffın |
7101 | kromoblâst | (Yun. chroma: renk blastos: tomurcuk) Pigment hücresi veren embriyo hücresi. |
7102 | kromofil madde | (Yun. chroma: renk philein: sevmek) Boyayı iyi alan madde. |
7103 | kromoizomer | (Yun. chroma: renk isos: eş meros: parça) Renk bakımından birbirinden farklı olan bir, iki ya da daha fazla izomer. |
7104 | kromomer | (Yun. chroma: renk meros: parça) Mayoz hücre bölünmesi sırasında kromozom ipliği üzerinde ortaya çıkan ve irili ufaklı boncuk gibi dizilmiş bulunan yoğun kromatin maddesi. |
7105 | kromonema | (Yun. chroma: renk nema: iplik) İnterfaz ya da profazda uzamış olarak bulunan kromozom iplikleri. |
7106 | kromoplâst | (Yun. chroma: renk plastos: kalıplaşmış) Bitki hücrelerinde ve bazı bir hücreli kamçılılarda bulunan sarı, kırmızı renkli plâstitler. |
7107 | kromoprotein | (Yun. chroma: renk protos: birinci) Protein ve renk maddesinin birleşmesiyle meydana gelen bir madde. Hemoglobin, hemosiyanin gibi. |
7108 | kromosentrum | (Yun. chroma: renk kentron: merkez) İnterfaz halindeki hücre çekirdeğinde kromatin maddesinin meydana getirdiği yoğun yapı. |
7109 | kromosit | (Yun. chroma: renk kytos: hücre) Pigment hücresi, pigment kapsayan herhangi bir hücre. |
7110 | kromozom | (Yun. chroma: renk soma: vücut) Prokaryot ve ökaryot hücrelerin çekirdeğinde bulunan, sayısı ve şekli her canlı için sabit ve belli olan, hücre bölünmesi şurasında iplikler hâlinde ortaya çıkarak koyu renkli boyanan yapılar. Kromozomlar üzerinde genler di |