| 931 | fosforışıl | Sülfür tuzları gibi ışınlandıktan sonra bir süre ışıldamayı sürdüren (özdek). |
| 932 | fosforışıllık | Kimi özdeklerin görünür ya da morüstü ışığa tutulduktan sonra bir süre yeşilimsi renkte ışıldaması. |
| 933 | fourier çözümlemesi | Bir uzbilimsel yazımın ya da deneysel olarak elde edilmiş eğrinin üçgenölçüsel bir dizi durumunda açılımı. |
| 934 | fraunhofer çizgileri | Güneş izgesinde kimi ışınımların güneşin ve yerin uçun katmanılarında soğurulmasıyla boş kalan yerlerinde oluşan karanlık çizgiler. |
| 935 | fresnel aynaları | Girişim saçakları elde etmek için gerekli, eşevreli iki kaynak oluşturmakta kullanılan, aralarında 180°ye yakın açı yapan iki ayna. |
| 936 | galvani gözesi | Yük-süren kuvvet kaynağı olarak kullanılan göze. |
| 937 | gama ışınları | Işımetkin özdeklerden çıkan, yüksek sıklıklı, girgin akımmıknatıssal ışınlar. |
| 938 | gecikme | Eksi ivme kazanma hızın düşüş hızı. |
| 939 | gecikme açısı | Dalgalı akım evresinin, geriliminkine göre geri kaydığı açı. |
| 940 | geciktirici bağlaç | Çevrimdeki değişiklikten ancak bir süre sonra işleyen akımmıknatıssal bağlantı gereci. |
| 941 | geciktirici çevrim | Elektriksel iletişimde kullanılan ve bir dalganın ya da bir imlemin yola çıkmasını bir süre geciktiren çevrim. |
| 942 | geçici akım | Bir gerilim atımı ile oluşan anlık akım. |
| 943 | geçici mıknatıslık | Bir cismin bir mıknatıssal alana girince gözlenen ve alandan çıkınca yiten mıknatıslığı. |
| 944 | geçirgenlik | 1. Bir özdek içinde oluşturulan mıknatıssal akımın, nuknatıslayıcı kuvvete oranı. 2. Basınçlı bir uçunun gözenekli bir özdekten sızım hızı. |
| 945 | geçirim düzlemi | Bir ucaylayıcıdan geçen ucaylanmış ışığın titreşim düzlemi. |
| 946 | geçirim sınırı | Verilen bir ortam için belirli sıklığın altında ya da üstümde kalan sıklıktaki ışınlanın soğurulduğu sınır. |
| 947 | geçirimölçer | Demirmıknatıssal nesnelerin ortalama mıknatıssal geçirgenliğini ölçmeye yarayan aygıt. |
| 948 | geçiş | Bir öğecik eksiciğinin ya da bir çekirdeğin uyarılmış bir halden daha düşük erkeli kararlı bir hale dönmesi ya da bunun tersi olay geçişler belli tutarda erke salımı ya da erke soğurumu ile olur. |
| 949 | geçiş öğesi | Öğecik numarası, bir sonraki öğecik ile bir önceki öğecikten yalnızca eksicik dizgesi ve bir iç kabuktaki eksicik sayısı açısından ayrılan öğe. örn. seyrek yer öğeleri. |
| 950 | geçiş süresi | Bir eksiciğin verilen belirli bir ilki üşek çifti arasını aşmak için geçirdiği süre. |
| 951 | geçişim | Özdeciklerin değişik derişimdeki iki çözelti arasına yerleştirilmiş yarı-geçirgen bir çeperden sızmaları. |
| 952 | geçit | Parçacık sayaçlarında birçok atım girdilerinden yalnız belirli bir erkesi olan öbeğe çıktı verecek biçimde düzenlenmiş çevrim. |
| 953 | geiger-müller sayacı | Temel parçacık ışınlarını üşerleşim özelliklerinden yararlanarak algılayıp sayan iki üşekli özel boru. |
| 954 | gel-git devinimi | Bir ileri, bir geri ya da bir yukarı, bir aşağı düzenli olmayan salınım. |
| 955 | geliş açısı | Yansıtıcı bir yüzeye gelen ışının, yüzeyin dikeyi ile yaptığı açı. |
| 956 | gelişim | Bir olayın ardışık evreler biçiminde oluşuma doğru ilerlemesi. |
| 957 | genel çekim | bk. ağımım. |
| 958 | genleşme | Değişmez kütleli bir cismin ısı ve basınç gibi etkilerle oylumunun artması. |
| 959 | genleşme katsayısı | Sıcaklığın bir derece yükseltilmesiyle birim uzunluk, birim yüzölçüm ya da birim oylumdaki artış. |
| 960 | genlik | Salınan bir noktanın ya da bir cismin denge konumundan en büyük ayrılımı. |