Edebiyat ve Söz Sanatı Terimleri Sözlüğü - XML
Edebiyat ve Söz Sanatı terimleri ile ilgili bilgileri burada bulabilirsiniz


IDTerimAçıklama
631rupaka(Sanskritçe) Sanskrit dilinde yazılmış dramlardan on çeşidi olan birinci sınıfın adı.
632rübai(Divan edebiyatı terimi) Dört dizeli ve özel tartılı bir koşuk (bk. Ahrep).
633safikEski Yunan kadın ozanı Safo’nun çıkardığı söylenilen bif tartı çeşidi.
634sagaEski İskandinav hikâye ve efsanelerine verilen genel ad.
635sagsözlü bitim(Söz sanatı terimi) Bir sözün, sağsöz niteliğinde bir düşünce ile kapanışı.
636sağrdeylKelimelerin söylenişinde seslerin hakkını verme, tonlama, hecelerin vurgusu, uzunluğu, kısalığı gibi özelliklere dikkat etme işi.
637sağsözİfade sanatlarına bürünmüş uzsöz. “Kişi noksanını bilmek gibi irfan olmaz” gibi (SAĞSÖZLÜ, Sentencieux).
638sahne eseriDramın başka bir adı.
639sahne yazarıSahnede gösterilecek eserler yazan kimse.
640sakınmalık(Söz sanatı terimi) Hoş görülmiyen bir hükümde bulunulacağı, arzu edilmiyen bir fikir söylemek zorunda kalınacağı zaman bu duyguları anlatacak bir söz katma. “«Korkarım» hava bozacak”. “«Sakın» hastalanmış olmasın” gibi.
641saltıkçılıkYirminci yüzyılın başlarında çıkan ve konusuz olarak yalnız renk ve çizgi uyumuna dayanan resim çığırının şiire uygulanması ki kelimelerin sadece müziği ve bunların uyandırdığı duygular üzerine kurulmuş bulunuyor.
642sanatİnsanda estetik duyguyu heyecana getirecek eserler meydana getirme işi (SANATÇI, Artiste SANATÇA, Artistique).
643sanatçı romanıBeden zevklerini konu edinerek onları bir sanatçı gözü ve kalemiyle görüp anlatan roman.
644sanatdışı romanSanat iddiası olmayıp kültürü zayıf olanlara hoş vakit geçirtmek amaciyle yazılmış roman.
645sanlık(Söz sanatı terimi) Kelimeyi tanıtma veya belirtme gibi bir rol oynamak için değil de sırf ona güzellik, kuvvet, parlaklık gibi bir renk vermek için kullanılan sıfat.
646saraka(Söz sanatı terimi) Acı ve batıcı alay (SARAKALI, Sarcastique).
647satır(Halk edebiyatı terimi) Halk edebiyatında dize.
648satir dramıEski Yunan dramı.
649satranç(Halk edebiyatı terimi) İç uyaklı ve çoğu on altı beyitli bir çeşit destan.
650savaş sözenliğiMillî savunma ve savaş konuları üzerinde yapılan sözenlik. bk. Sözenlik türleri.
651savlamaMahkemede savcının fikir ve dileğini ileri sürmek için söylediği söz. bk. Tüze sözenliği.
652savuncaBir şeye veya bir kimseye kondurmak istenilen bir kusurdan dolayı onu savunarak yükseltme (SAVUNCALI, Apologétique ou apologique SAVUNCAR, Apologiste). Savlamak: iddia etmek anlamınadır.
653savunma söyleviBir avukatın mahkemede, bir davâyı savunmak için verdiği söylev. bk. Tüze sözenliği.
654sayıp dökme(Söz sanatı terimi) Bir işin türlü hallerini, bir şeyin bütün parçalarını zihne çarpacak şekilde art arda sıralayıp söyleme. “Bir mühendisi, bir şairi, bir doktoru, hattâ ismini bile ömrünüzde işitmediğiniz her hangi bir mesleğe mensup birini, hiç anlamad
655saynetKonusu suya sabuna dokunmıyan ve pek az kişi tarafından oynanan, bir veya bir kaç sahneli küçük sahne eseri.
656saz şairi(Halk edebiyatı terimi) Topluluk yerlerinde kendinin ve kimi vakit başkalarının deyişlerini saz çalarak okuyan halk şairi.
657sebep yakıştırma(Söz sanatı terimi) Bir şeyin meydana gelmesine hayalden bir sebep gösterme.
658sebki mefsul(Divan edebiyatı terimi) (Söz sanatı terimi) Cümlelerin birine bağlı olmıyarak ayrı ayrı ve kısa olması hali.
659sebki mevsul(Divan edebiyatı terimi) (Söz sanatı terimi) Cümlelerin birbirine bağlı olarak sürüp gitmesi hali.
660seci(Divan edebiyatı terimi) Nesirde kelimelerin uyaklı olması hali.

* Görseller ve İçerik tekif hakkına sahip olabilir