121 | çift çatı | Aynı görevi belirtmek üzere üst üste kullanılan iki çatı eki : Darven denilen adamın sözüne inanmalı Yenilen yemek nefis, dinlenilen konser enfesti Her söylenilene aldırmamak gerekir Ev yaptırtmak oldukça güç vb. |
122 | çift doruklu hece | Bazı yabancı dillerde iki defa ses yükselmesi gösteren hece: Emr, nakl, hükm, azm, ocz, kayt, sfenks vb. |
123 | çocuk dili | Küçük çocukların bazı belirli sözcüklerle kullandıkları dil. (bk. çocuk sözcüğü) . |
124 | çocuk sözcüğü | Çocuk dilinde kullanılan sözcük: Atta, havhav, mama vb. |
125 | çoğul | (Derleme.. çokluk) Belirli eklerle birden çok varlığı veya kişiyi bildirme biçimi: Evler, elmalar, ordular, evimiz, evlerimiz, geldiler, geldik, geldiniz, geliyoruz, gelelim, biz, onlar vb. |
126 | çoğul eki | (Derleme.. çokluk eki, cemi tasrif eki) Çoğul kavramı veren belirli ekler: -ler (ev-ler, ordu-lar, geldi-ler) -imiz (ev-imiz, ev-ler-imiz) -k (geldi-k ge(-se-k) -iniz (geldi-n-iz) -uz (geliyor-uz) -lim (gele-lim) vb. |
127 | çok çatı | Ayrı görevleri belirtmek üzere üst üste kullanılan birden çok çatı ekini almış olan eylem gövdesi: Gör-üş-tür-ül-mek, tanı-ş-tır-ıl-mak, birleş-tir-it-mek, yap-tır-ıl-mak vb. |
128 | çözülme | (Derleme. çözülüm, gevşeme) Bir sesin meydana gelişinden sonra, organların eski duruma geçmesi. |
129 | çözümleme | Sözcüğün veya tümcenin yapısını ve özelliklerini belirtme. |
130 | damak ünsüzü | (Derleme., boğazlı, damak sessizi, damak fonemi, damaksı, damaksıl) Dil sırtı yardımı ile öndamakta veya artdamakta meydana gelen ses: g (g ), k (k), ğ (ğ), h (h), n (n), y ünsüzleri gibi. |
131 | damaksıl | Damakta oluşan ses: k, g, y vb. (bk. damak ünsüzü) . |
132 | damaksıllaşma | (Derleme.,öndamaksıllaşma) Bir sözcükteki artdamaktan çıkan bir ünsüzün veya kalın bir ünlünün öndamağa kayıp yumuşaması ve incelmesi: Yung> yün, yana> yine, elma vb. |
133 | dar ünlü | (Derleme., kapalı ünlü, kapalı vokal, dar sesli, dar vokal, daralmış ünlü, yüksek vokal) Altçenenin az açılmasıyle meydana gelen ünlü: ı, i, u, ü vb. |
134 | daralma | (Derleme., darlaşma, kırılma) Geniş ünlülerin yanlarındaki bazı ünsüzlerin etkisiyle darlaşması: Eğmek> (iymek) , (geymek) > giymek, (geymeyen) > (giymiyen) , (ye-ne) > yine vb. |
135 | değişim | Bir ekin ünlü uyumlarına ya da ünsüz benzeşmelerine göre türlü biçimlere girmesi: İyelik eki -i ve değişimleri -ı, -ü, -u çıkma durumu eki -den ve değişimleri -dan, -ten, -tan vb. |
136 | değişimli ünsüzler | Ünsüz uyumuna bağlı olarak süreklilik ve süreksizlik bakımından biribirinin yerine geçen ünsüzler: p / b, ç/c, t/d, k / g> k / ğ (dip / dibi, kitap / kitabı ağaç / ağacı, ilâç / ilâcı yurttan / yurdun, renk/ rengi ekmek / ekmeği) vb. |
137 | değişme | Dilde kendiliğinden veya bir etkenle oluşan başkalaşma: Ses değişmesi, yapı değişmesi, anlam değişmesi. |
138 | deneyli sesbilgisi | (Derleme., denemeli sesbilgisi, deneyli sesbilim) Seslerin özelliklerini belirten araçlarla deneyler yapan sesbilgisi. |
139 | devrik tümce | (Derleme.. devrik cümle) Genellikle yüklemi bazen belirteci veya tümleci öteki sözcüklerden daha önce geleli tümce : Ne mutlu Türk'üm diyene Var mı inecek Dayanamam kitap görünce Al birini vur birine Çekil karşımdan Kurtuldu zavallı kadıncağız Neden beğenmiyoruz yazdıklarımızı, nereden geliyor bu hırsımız? Hırsını yenemiyor bazı insanlar vb. |
140 | deyim | Anlatım gücünü artırmak için, gerçek anlamı dışına kayan, bazı sözcükleri değişmediği halde bazıları değişip çekimlenebilen kalıplaşmış birden çok sözcük: Göze girmek, gözden düşmek, kulağı delik, eli açık, tepesi atmak, gönül almak, göze gelmek, dile düşmek, küplere binmek, balık kavağa çıktığı zaman vb. |
141 | dil | İnsanların duygu ve düşüncelerini bildirmek üzere sözcüklerle veya gereçlerle yaptıkları anlaşma: Türkçe, Fransızca, İngilizce, Almanca veya işaret dili vb. |
142 | dil akrabalığı | (Derleme., dil hısımlığı) Bir anadilden türeyen diller arasındaki yakınlık: Türkçe ve Moğolca arasındaki veya Fransızca ve İspanyolca arasındaki yakınlık gibi. |
143 | dil atlası | Dilleri, lehçeleri veya dil olaylarını yayılış bölgelerine göre tespit eden atlas: Fransız ağızları dil atlası gibi. |
144 | dil duygusu | Dil bakımından doğruyu ve güzeli seçme duygusu: Türk dil duygusu, Alman dil duygusu, İngiliz dil duygusu vb, |
145 | dilbilgisi | Bir dili bütün aynntılanyle inceleyip, kurallarını belirten bilim (bk. Gramer) . |
146 | dilbilim | (Derleme. genel dilbilim, umumî dilbilgisi) Konuşulan bütün diller hakkındaki bilim. |
147 | dilek kipi | (Derleme.. dilek-şart kipi) Dileyiş kavramı veren kip. Türkçede bu kip -se ekiyle kurulur:1. K.T.gelsem(gel-se-m) 2. K.T.gelsen(gel-se-n) 3. K.T.gelse |
148 | dilekti yantümce | Birleşik tümcelerde, dilek kipiyle kurularak temel tümceye bağlanan ve dilek, istek bildiren yantümce: Hava güzel olsa gezmeye gideriz Düzen tartışmaları bitse huzura kavuşuruz Ayrılsalar da beraberler Bir başına da olsa insan güçlüklere karşı koymalıdır vb. (bk. koşullu yantümce) . |
149 | direnme vurgusu | Anlamda direnildiğini göstermek için, sözcüğün bazı seslerindeki baskılıvurgu: Olmaaz!, haayır!, eveet!., gideriiz! vb. |
150 | diş damak ünsüzü | (Derleme., damak-diş konsonantı, diş arası damaksıl) Dil ucunun, üst dişetleriyle öndamağa dokunmasından meydana gelen ünsüz: c, ç, z, s, n, j, s vb. |