271 | kaba iş lambası | Mekanik çarpmalara dayanacak biçimde yapılmış akkor lamba. |
272 | kanatçıklı dip | Lambanın ortalanmasını sağlamak üzere, duya yerleşen kanatçıkları bulunan dip. |
273 | kancalı tel tutucu | Ucu kanca biçiminde olan tel tutucu. |
274 | kandela | Işık yeğinliği birimi. Kandelanın büyüklüğü öyledir ki, platinin katılaşma sıcaklığındaki bir tam ışıyıcının ışıklılığı santimetre karede 60 kandeladır. |
275 | kandela bölü metrekare | CIE'nin benimsediği ışıklılık birimi. Öteki birimler: Metre sisteminde: nit (nt), ştilb (sb), apoştilb (asb), lambert. İngiliz ölçü sisteminde: futlambert. |
276 | kapalı yay lambası | Hava girişini sınırlamaya yarayan kapalı bir çevredeki ışık yayı lambası. |
277 | kaplamalı cam | Genellikle bir katı saydam, öteki katı (katları) ise opal, opalimsi ya da renkli olan en az iki katlı cam. |
278 | kara cisim | Doğrultuları ve dalga boyları ne olursa olsun, üzerine düşen bütün ışınımları yutan, böylece, belirli bir sıcaklıkta maksimum ışıyıcılık tayfsal yoğunluğunu veren ısıl-ışıyıcı cisim. |
279 | karalıkölçer | Geçmede karalık ve yansımada karalık ölçmelerine yarayan bir tür ışıkölçer. |
280 | karanlıkoda lambası | Işığı, tayfsal bileşiminin özelliği ve düşük yeğinliğinden ötürü, karanlık oda çalışmalarının normal süreleri içinde, fotoğrafçılıkta kullanılan duyarlı maddeleri belirli bir biçimde etkilemeyen lamba. |
281 | karartma lambası | Edilgen korunma karartması için, parıltısı az ve ışığı çoğu zaman doğrultulu olan lamba. |
282 | karbondioksit lambası | bk. neon lambası. |
283 | karışık aydınlatma | Aydınlatılacak düzleme (sınırsız düşünülen bir düzlem) ışık akılarının %40 ile %60 arasında bir oranını doğrudan yollayan ışıklıklarla yapılan aydınlatma. |
284 | karışık geçme | Birlikte olan düzgün ve yayınık geçme. |
285 | karışık ışıklı lamba | İçinde, ışınımlarının tayfsal bileşimleri birbirinden çok farklı olan (örneğin akkorışı ve flüorışı gibi), iki ya da daha çok ışık kaynağı bulunan lamba. |
286 | karışık yansıma | (yarı yayınık yansıma ya da yarı-düzgün yansıma) : Birlikte olan düzgün ve yayınık yansıma. |
287 | karmaşık ışınım | Birçok tek-renkli ışınımdan bileşmiş ışınım. |
288 | karpuz | Lambayı korumaya, ışığını yaymaya, dağıtmaya ya da ışığının rengini değiştirmeye yarayan, saydam ya da yayıcı maddeden yapılmış kılıf. |
289 | karşıtlık | 1. Öznel olarak: Özelikle, mekan ya da zaman içinde (aynı anda ya da art arda - gecikmiş-karşıtlık) yan yana duyumsal uyartılarda nicel ya da nitel bir karşı olma etkisi. 2. Nesnel olarak: Aşağıdaki formüllerle belirlenen büyüklükler. |
290 | karşıtlık algı hızı | Bir karşıtlığın, sunulmasından, öznel olarak algılanmasına dek geçen zamanın tersi. |
291 | karşıtlık duyarlığı | Algılanabilen en ufak bağıl ışıklılık farkının tersi. |
292 | katadiyoptrik yansıma | bk. geri yansıma. |
293 | katotsal düşme | Bir elektriksel boşalmada katottaki gerilim düşmesi. |
294 | kesikli kıvrım | Kıvrımlı bölümleri arasında düz bölümler olan tel. |
295 | kesiksiz kıvrım | Kıvrımsız (düz) bölümü olmayan kıvrımlı tel. |
296 | kırılma | Belirli bir ışınımın, optik bakımdan bağdaşık olmayan bir ortamda yayılma hızı değişimleriyle ya da bir ortamdan başka bir ortama geçmeyle yayılma doğrultusunu değiştirmesi. |
297 | kırılma indisi | Optik özellikleri ayrı iki ortamda ışık hızlarının birbirine oranı. Kırılma indisi, iki ortamı ayıran yüzeyi geçen bir ışık ışınının gelme ve kırılma açılarının sinüslerinin oranına eşittir. |
298 | kırınma | Bir ışınımın yayılma doğrultusunun, dalgaların engellerle sınırlı olmaları durumunda, ışınımın dalgasa! yapısı ile belirlenmiş bir biçimde sapması. |
299 | kırpışmalı ışıkölçer | Bir görsel ışıkölçer. Bu ışıkölçerde ışık, ölçüştürülecek kaynakların bir birinden bir öbüründen, art arda değişerek aydınlatılan aynı ve tek bir alan parçasından yansıyarak göze gelir. Kırpışmalı ışıkölçerde değişme hızı (frekansı), renklerin erime (birbiri içinde eriyip karışma) frekansından yüksek, ama parıltıların erime frekansından alçak olmak üzere, uygun bir biçimde seçilmelidir, bk. görüntü erîme frekansı, eşitlik ışıkölçeri. |
300 | kıvrımsıztel | Düz, ya da düz bölümlerden oluşan, kıvrılmamış tel. |