511 | kartonmacunu | (Süsleme) Paçavra lifleri ve kâğıt parçalarını suda hamur haline getirdikten sonra alçı ve tutkalla karıştırarak yapılan ve kabartma süslerin dökümünde kullanılan bir çeşit döküm gereci. |
512 | kasa | (Mimarlık) Duvarda kapı ve pencere için bırakılmış boşluklara ilk yerleştirilen tahta çerçeve. |
513 | kasnak | (Resim) Resim bezinin, üzerine gerildiği pahlı tahta çerçeve resim kasnağı. a. bk. resim bezi, astar boyası. |
514 | kâşane | (Mimarlık) Büyük ve süslü yapı. |
515 | kaşkemer | bk. eşeksırtı kemer. |
516 | katakomb | (Mimarlık) İlk hıristiyanların yer altına yaptıkları mağara mezarlara verilen ad. |
517 | kaval | (Mimarlık) Yarım ya da dörtte bir çember biçiminde kesitli silme. |
518 | kavea | (Mimarlık) Roma tiyatrolarında seyircilerin oturdukları set set basamaklı yerler. |
519 | kayıd | (İçmimari) Pencere ve kapılarda dış çerçeveleri iç taraftan enine ve boyuna bağlayan silmeli ya da düz lataların her biri. |
520 | kaytan örgü | (Süsleme) Şeritlerin kurallı bir düzen içinde birbirlerine dolanarak meydana getirdikleri süs, sarmaş. |
521 | kazein boya | (Resim) Kazeinin suda eriyen boyalarla karışımından elde edilen boya. |
522 | kazıma bıçağı | (Resim) Oymabaskıda maden plakları çizme ve kazınmış yerleri düzletme işinde kullanılan çok keskin çelik bıçak. |
523 | kazıma resim | (Resim) Bir yüzeye ayrı katlar halinde değişik renkli boyalar sürüldükten sonra, üstteki katlan yer yer kazıyarak alttaki renklerden yararlanma tekniği bu teknikle yapılmış resim. |
524 | kemer | (Mimarlık) İki sütun ya da ayağı birbirine üstten yarım çember, basık eğri, yonca yaprağı gibi biçimlerde bağlayan ve üzerine gelen duvar ağırlıklarını iki yanındaki ayaklara bindiren karnı dar tonoz bağlantı. a. bk. eşeksırtı kemer, yüksek kemer, körkemer, ikiz kemer, kemergözü. |
525 | kemer açıklığı | (Mimarlık) Kemerin oturduğu iki ayak ya da duvar arasındaki açıklık. a. bk. kemer gözü, kemerkaburgası, kemerkarnı, kemerkilidi, kemerayağı. |
526 | kemer alnı | (Mimarlık) Yuvarlak kemerin dıştan bakıldığında görülen şerit biçimindeki kenarı. |
527 | kemer ayağı | (Mimarlık) Kemerin iki yanda üzerlerine oturduğu ayak ya da sütunlar. a. bk. ayak. |
528 | kemer gözü | (Mimarlık) Kemerle ayakları arasındaki boşluk. |
529 | kemer içi | (Mimarlık) Roman ve gotik üslûbunda yapılmış başkiliselerde anakapı üzerini örten kemerin heykel ve kabartmalarla bezenmiş alt yüzü. |
530 | kemer kaburgası | (Mimarlık) Kemerin tam karnına gelen bölümdeki silmeler. |
531 | kemer karnı | (Mimarlık) Kemerin iç tarafında kemer taşlarının meydana getirdiği içbükey bölüm kemerin tam altı. a. bk. kemer kaburgası, kemergözü. |
532 | kemer kilidi | bk. kilittaşı. |
533 | kemer kovanı | (Mimarlık) Anakapı kemerinin içe doğru derinliği. |
534 | kemer taşı | (Mimarlık) Kemer eğrisini yapan taşlardan her biri. a. bk. kemer kilidi. |
535 | kemerleme | (Mimarlık) 1. Körkemer dizisi. 2. Birden çok kemerin yanyana dizilmesi kemer dizisi. |
536 | kemerli köprü | (Mimarlık) Ayakları arasındaki bağlantı kemer biçiminde olan köprü. |
537 | kemerli pencere | (Mimarlık) Üstü kemerli olan pencere. |
538 | kenarsuyu | (Süsleme) Kenar süslemesi. |
539 | kendi resmi | (Resim) Bir ressamın aynadan ya da fotoğraftan bakarak yaptığı kendi başresmi. |
540 | kengeryaprağı | (Süsleme) Eski Yunan ve Roma tapınaklarında kullanılan Korint üslûbu sütun başlıklarında görülen yaban enginarı ya da kenger yaprağı örgesi. |