481 | kentsel görey | Bir kentte bulunan doğa güzelliklerinin ve insan elinden çıkmış değerlerin dengeli bir biçimde bütünleşerek sunduğu göze hoş gelen görünüm. |
482 | kentsel işlev | 1. İnsanların, bir kentten sunmasını, karşılamasını bekledikleri, barındırma, tecim, işleyim, yönetim, dinlenme ve eğlenme, ulaşım vb. işgörülerden ve öteki etkinliklerden her biri. 2. Ancak kentlerde bulunabilen, kırsal yerleşim yerlerinde sağlanması ola |
483 | kentsel sıradüzen | Bir ülkede, kentlerin en büyüğünden en küçüğüne dek her büyüklük sırasında bulunana ayrı ayrı türde ve önemde işlevler düşecek biçimde, belirli bir düzene göre kendiliğinden sıralanmaları sonucunda ortaya çıkan yerleşme basamakları. |
484 | kentsel tasarçizim | 1. Yapı adacıklarına, komşuluk birimlerine ya da kentin tümüne, işlevlerini daha iyi yerine getirmesi ve göze güzel görünmesi amacıyla biçim verme süreci. 2. Bununla ilgili bilim dalı. 3. Bu uğraş sonucunda ortaya çıkan tasar ya da tasarı. |
485 | kentsel toprak | Kent ve kasabalarda, yapı yapmaya ayrılmış ve kent yönetiminin sunduğu kolaylık ve donanımlardan yararlanılabilecek yerey. |
486 | kentsel toprak düzenleme satışı | Kentsel toprak ederinin yükselmesine engel olmak üzere, kamu kuruluşlarının, ellerindeki taşınmazlardan bir bölümünü, gereksinme duyanlara, toplumsal amaçlarla ve çok ucuza satarak, onların, toprak vurgunculuğunun olumsuz etkilerinden kurtulmalarını sağla |
487 | kentsel toprak yığını | Arsa vurgunculğunu önlemek, kentin gelecekteki gereksinmelerini karşılamak, dar gelirli ya da yoksul ailelerin barınma gereksinmelerini ucuz bir biçimde giderebilmek için, kamu yönetimlerinin toprak ederleri düşük iken satın alarak ya da kamulaştırarak to |
488 | kentsel topraktan yararlanmanın denetimi | 1. Kent toprak boyutlarının, bunlardan yararlanma biçimlerinin, kentin ve bölgenin özelliğine, kente verilmek istenen biçime göre, sınırlandırılması bunları ellerinde bulunduranların iyelik haklarının kısıtlanması. 2. Bu işlevin yerine getirilmesinde yara |
489 | kentsel yapı | Türlü kesimleri ve öğeleri arasında belirli toplumsal yasalara bağlı ilişkiler bulunan kentin iç örgütlenme biçimi. |
490 | kentsel yığılma | 1. Nüfusun, tecim, işleyim, ekin. dinlenme ve eğlenme etkinliklerinin, bunların gerekli kıldığı yapıların, donanımların ve kolaylıkların kentlerde toplanması süreci. 2. Bu sürecin ortaya çıkardığı, kırsal niteliklerini yitirmiş yerleşme yeri. |
491 | kentsel yükümlülük | Kamunun ya da bir kimsenin, bir başkasının toprağını ya da yapısını kullanma ya da bu taşınmazları dilediği gibi kullanabilmesini belli ölçülerde önleyebilme hakkı. |
492 | kentsellik | Kentleşme süreci hızlandıkça, kentsel yerleşim yerlerinin ve buralarda yaşayan insanların kazandıkları yeni niteliklerin tümünü anlatan bir gelişme ölçütü. |
493 | kentten uzaklaşma | bk. kentsel boşalma. |
494 | kervansaray | Kentler arasındaki ulaşımın hayvanla sağlandığı çağlardan kalma, kentler arasındaki yollar üzerinde kurulmuş, yolcuların geceyi geçirmek için konakladıkları yapı. |
495 | kesim kuramı | Bir yerleşim yerinde, oturmaya ayrılmış alanların ve buralarda yaşayan sınıfların, kent özeğinden dışa doğru belli başlı anayollar boyunca uzanacak biçimde bir düzene girme eğiliminde olduklarını varsayan kentsel büyüme kuramı. |
496 | kesimevi | Bir kentin ya da kasabanın et tüketimini karşılamak ve bunu insan sağlığına dokuncalı sonuçlar doğurmayacak bir biçimde gerçekleştirmek için, kent yönetimince yaptırılan, sağlık kurallarına uygun yapı. |
497 | kesin onam | Geçici onamdan bir süre sonra, bir yapıyı o süre içinde kullanmanın doğurabileceği bozulup yıkılmalar hesaba katılmaksızın yapılan son olurlama işlemi. |
498 | kesin tasarı | Bir kentin düzentasarının, öntasarı üzerindeki inceleme ve vargılara göre yeniden gözden geçirilerek düzenlenmiş ve onaylama orunlarına sunulmadan önceki biçimi. |
499 | kesişme yeri | Birkaç yolun, özellikle anayolların birleştiği yerlerde ortaya çıkan ve gidişgelişin düzenlenmesi bakımından tasarcılarca kullanılan genişliklere verilen ad. |
500 | kır-kent itim-çekimi | Kentbilimin kurucularından Ebenezer Howard'ın kullandığı ve bahçekent düşüncesini açıklamak için, kırsal alanlara kentten daha güçlü bir demirkapan çekiciliği kazandırmayı, kırsal alanlarla kentleri evlendirmeyi, daha doğrusu her iki yerleşim yerinin üstü |
501 | kır-konut | Genellikle kırsal ya da yarı kırsal alanlarda, oturanın iyesi de olduğu, genişçe bahçeli konut. |
502 | kıran borcu bağışı | Doğal kırana uğrayan yörelerde yaşayanlara, devlet elindeki doğal kıran akçesinden sağlanan yardımlardan doğan borçların, olağanüstü koşullar göz önünde tutularak devletçe borçlulara bağışlanması. |
503 | kırsal alan | Üretim etkinlikleri tarıma dayalı olan kırsal nüfusun yaşadığı ve çalıştığı alan. |
504 | kırsal bayındırım | Belediye sınırları dışında kalan kırsal alanlarda bayındırlık etkinliklerini düzenlemeyi amaçlayan yasal kuralların, denetimlerin uygulanması. |
505 | kırsal gelişme | Kırsal alanların daha bayındır duruma getirilmesi, kamu işgörülerinin tümleştirilmesi ve köylerde yaşayan insanların gelirlerinin artırılması için her düzeyde alınan önlemler ve kapsamlı tasarlarla kırsal alanlarda sağlanan değişim. bk. toplum kalkınması. |
506 | kırsal konut | Kırsal alanlarda yaşayan nüfusun oturduğu, tarımsal etkinliklerinin daha kolay görülmesine ve hayvanlarının bakımına da elverişli olan konut türü. |
507 | kırsal nüfus | 1. Tarımla uğraşan, genellikle kent sınırları dışında köy ve kasabalarda yaşayan nüfus. 2. Nüfusun 10 bini geçmeyen yerleşim yerlerinde yaşayan nüfus. 3. İl ve ilçe özekleri dışında kalan yerlerde yaşayan nüfus. |
508 | kırsal topluluk | Genellikle köylerde yaşayan, anakentlerin daha tümüyle kentleşmemiş komşu alanlarında da görülen, başat çalışma alanı tarım ve hayvancılık olan, yüz yüze ilişkilerin sürüp gittiği, işbölümü ve uzmanlaşmanın gelişmemiş olduğu insan topluluğu. |
509 | kırsal toprak | Kent içinde, dışında ya da kent sınırları yakınında tarım etkinliklerine ayrılmış ya da bölünerek ve altyapısı hazırlandıktan sonra kentsel yerbölümler durumuna getirilmeye elverişli geniş yerlere verilen ad. |
510 | kırsal toprak geliştirimi | Kırsal toprağın, üzerinde yapı yapılabilir duruma getirilebilmesi için, kentbilim kurallarına uygun olarak yerbölümlemesinin yapılması ve altyapısının sağlanması. |