961 | göstermeci tiyatro | Tiyatronun tiyatro, oyunun oyun olduğunu vurgulayan, kişileri ve olayları canlandırmadan gösteren, seyirci ile sahne arasına güzelduyusal uzaklık (yabancılaştırma) koyup seyircinin oyuna ussal yoldan katılmasını sağlayan tiyatro anlayışı. Örnek : Ortaoyunu, Çin tiyatrosu, İtalyan halk doğaçlama tiyatrosu, epik tiyatro, Japon tiyatrosu, Meyerhold'un biyome-kaniğe dayanan tiyatrosu vb. |
962 | göstermelik | Türk gölge oyunu'nda, oyuna başlamadan önce gergi arkasına konulan ve genellikle süsleyici nitelikte bir görüntü. Bu, seyircinin dikkatini gergi üzerinde toplamasına yarayan bir resimdir Ev, ağaç, çiçek, dalyan, dükkan, hamam . vb. Kimi oyunlarda göstermelik oyunun konusuna ilişkin olarak konulur. |
963 | gövde ağırlığı | Dansçının gövde ağırlığı. |
964 | gövde simgesi | Gövde duruşlarını saptayan simge. |
965 | gözbağcı | El çabukluğu ve ustalıkla gerçekte olmayan bir şeyi oluyor gibi gösteren sanatçı. |
966 | gözetleme deliği | Perdeden ya da kulisten salona açılmış olan ve seyircileri gözetlemeye yarayan, yasal olmayan küçük delik. |
967 | gözleri bağlı yürüme | Türk cambazının bir becerisi: ip üstünde gözleri bağlı yürüme ustalığı. |
968 | gözlü vida | Sahnede halat geçirilerek dekoru tutan büyük vida. |
969 | gracioso | İspanyol halk tiyatrosunda gülünçlükler yapan uşak tipi. |
970 | gran komik (doğ.) | (Doğaçlama) Türk doğaçlama tiyatrosunda baş komik rolünü oynayan başoyuncuya verilen ad bu çoğu kez uşak rolüdür. |
971 | grek perdesi | Çerçeve sahneli tiyatrolarda, en çok kullanılan yanlara doğru açılan tiyatro perdesi. |
972 | grotesk | Tiyatro da karikatürleştirme işleminin özü olan grotesk, seyirciyi yabancılaştırarak tuhaf ve şaşırtıcı biçimlerle karşıt görüntüleri birleştirerek güldürmeye yönelen, ussal dizgeye karşı çıkarak, ussal bir sonucu getiren, temelde ciddi, ama görünüşte gülünç ve abartılı olan biçim. |
973 | grotesk tiyatro | Yirminci yüzyılın başlarında, İtalya'da Birinci Dünya Savaşı'nın yarattığı karamsarlıktan, anaparacı düzenden ve sanayileşmenin kentsoylu yaşamında yol açtığı yabancılaşmadan kaynaklanan «gerçekliğin çokluğu» ile düzenin «iki yüzlülüğü»nü vurgulayan kara gülmece niteliğindeki oyunların tümüne verilen ad. Öncelikle Pirandello'nun oyunlarındaki «maske-yüz» ikilemi ile insanın özü ile davranışları arasındaki çelişki ortaya çıkarılmak istenmiştir. Meyerhold, bu biçimi maddeci diyalektiği temel alan bir içeriğe oturtmuştur. |
974 | güç saptama simgesi | Dansçının gücünü belirten simge. |
975 | güçlü adam | Zor olan ve güç gerektiren hareketleri yapan becerili kişi. bk. zorbaz ya da zurbaz. |
976 | güçlü ses | Yeğinlik yönünden bir sesin güçlü olması. |
977 | güçsüz ses | Yeğinlik yönünden etkisi az olan ses. |
978 | güdü | Kaynağı, dürtüde olduğu gibi duygu olmayıp us olan neden. |
979 | gül söyleşmesi | Hacivat'ın ağdalı Osmanlıca konuşmasını yanlış anlayarak onu halk ağzında çok başka anlamlara çeken Karagöz ile Hacivat arasında geçen ağız dalaşı. |
980 | güldürü | Güldürücü nitelikleri olan oyun türlerinin tümü. |
981 | güldürü oyuncusu | Güldürü türündeki oyunlarda basan kazanıp ün yapmış oyunculara verilen ad. |
982 | güldürücü | Gülünç görünüşü olan bir kişi ya da güldürücü özellikleri kapsayan bir durum. |
983 | güldürücü dans | Gülünç tiplerden ve durumlardan kurulu dans düzeni. |
984 | güldürücü hokkabaz | Seyircileri güldürmek amacıyla hokkabazlık yapan sanatçı. |
985 | güldürücü opera | Güldürücü ezgilerden ve tiplerden kurulu, daha çok ezgilere dayalı opera. |
986 | gülünç olan | 1. Komedyanın özünü belirleyen nitelik. 2. Genel anlamı içinde, bir toplumsal olgu, insan davranışı, ahlak ölçütü ya da töreleri arasında ortaya çıkan ve tarih yoluyla belirlenen bağdaşmazlığı anlatan güzelduyusal kavram. |
987 | gülünçleme | Özü değiştirmeden biçimi değiştirip gülünç duruma getiren yazın türü. İtalyanca «travestira», yani «kılığa bürünmek» deyiminden kaynaklanır. |
988 | gülünçlü opera | Bestelenmiş konuşmaları içeren, gülünç bir kişiyi ya da durumu işleyen opera türü. |
989 | gülünçlü oyun | Gülünç kişileri ya da durumları işleyen oyun. |
990 | güncel giysi | Oyuncuların sahne üzerinde rol gereği giydiği giysi. |