2611 | yukardan yönetilen kukla | Kukla sahnesinin yukarısından yönetilen kukla türü. Örnek: ipli kukla. |
2612 | yukarı orta | Sahne orta bölümünün seyirciye uzak olan yukarı kesimi. |
2613 | yumuşak eğitim | Hayvanların eğitiminde gereken durumlarda uygulanan yumuşak eğitim biçimi. |
2614 | yuvarlak hareket | Yukarı kalkmış olan bacakla, yuvarlak ya da yerdeki bacakla kaydırarak yarım yuvarlak çizme hareketi. |
2615 | yuvarlak sahne | Oyun alanı yuvarlak ve ortada olan sahne. |
2616 | yuvarlak tiyatro | Ortaçağda dinsel oyunların oynandığı aşağı yukarı üç buçuk metreden on metreye kadar çapları olan yuvarlak tiyatro oyun alanının çevresi seyirci girmesin diye bir hendekle çevrili olan tiyatro. bk. çevreli tiyatro. |
2617 | yuvarlakbaz | Türk seyirlik oyunlarında nesneleri gözbağcılık ve el çabukluğuyla yok edip yeniden ortaya çıkarabilen becerili kişi. |
2618 | yükle yürüme | Türk cambazının bir gösterisi : Cambazın sırtına ağır bir yük (insan, dana, merkep, iki çocuk) alıp ip ya da tel üzerinde yürümesi. |
2619 | yüksek ip cambazı | Yükseğe gerili ip üzerinde denge sırığı ile beceri gösteren cambaz. |
2620 | yüksek komedya | Karakter ve töre türlerim kapsayan komedya. bk. töre komedyası. |
2621 | yükselme | Yukarı doğru hareket. |
2622 | yükselme simgesi | Yükselmeleri ya da artmaları gösteren simge. |
2623 | yükselti | Sahne üzerinde değişik düzey elde etmek için çeşitli yükseklikte yapılan düzey. |
2624 | yükselti üzerinde denge | Bir ayaklık ya da yükselti üzerinde dengelenme biçimi. |
2625 | yüren | (Köy oyunu): : Anadolu'da oyun düzenleyicisine verilen adlardan biri. |
2626 | yürüme | Dansçının dans adımlarıyla yürümesi. |
2627 | yüz boyama | Oyuncuların rollerine uygun biçimde yüz anlatımlannı değiştirmek amacıyla yüzlerini boyamaları işlemi. |
2628 | yüz boyama uzmanı | Oyuncuların yüzlerini rollerine uygun biçimde boyayan uzman. |
2629 | yüz buruşturmak | Oyuncunun, anlatımı vurgulamak için oyun sırasında yanlış olarak başvurduğu yüz kımıltılarının tümü. |
2630 | yüzer tiyatro | Irmak, deniz, göl üzerinde, kıyıdan kıyıya seyrederek oyunlar oynayan tiyatro. |
2631 | yz | Yazma sözcüğünün kısaltılmışı. |
2632 | zafernamehan | Bir toplumda savaş sonrasında, yengi için destanlar okuyup çalgı çalana verilen ad. |
2633 | zamanlama | 1. Oyuncunun, başka oyunlarla olan ilişkisinde ne zaman tepki göstereceğini belirten kavram. 2. Uygulayım öğelerinin oyuncularla eşlenmesinde dikkat edilen kavram. |
2634 | zanni | Commedia dell'arte türünde, erkek uşak tiplerine verilen ad. |
2635 | zarzuela | İspanyol klasik müzikli oyununa verilen ad. |
2636 | zekerli karagöz | bk. toramanlı Karagöz. |
2637 | zenne | Türk gölge ve ortaoyunlarında kadın tipi. Değişik toplum sınıflarından gelen genç ve yaşlı tiplerdir. Gençleri gönül işlerinde, yaşlılar ise gülmeceyi desteklemekte kullanılan figürlerdir. Bunlar genellikle olumsuz çizilmişlerdir ahlak kurallarını çiğnerler, kocalarını aldatırlar, paraya önem verirler, iç güzellikten çok dış güzellikle ilgilenirler. Hatta evli olanları bile bu kalıplar dışında değildir. Evli .kadınlar dırdırcı, kocalarını usandıran tiplerdir. Bunlar para ile satın alınabilen, para için herşeyi yapabilen tipler olup toplum içinde birer mal durumundadırlar. Geleneksel Türk tiyatrosunda saygıdeğer kadın tipleri, anneler ve bir de platonik sevgi bağını yürüten çok genç kişilerdir. |
2638 | zımba | Türk gölge oyunu tasvirlerini delmede kullanılan özel delici. |
2639 | zıplama hafifliği | Dansçının zıplamadan sonraki hafifliği. Klasik balede tüy gibi zıplamanın ardından yumuşak bir iniş gelmesi gereklidir. |
2640 | zincir ağırlık | Sahnede bir şeyi gergin tutmaya yarayan ağırlık. |