31 | ana işler | Bir kentin ya da bölgenin, o kent ya da bölgede yaşayanların gereksinmelerini karşılamakla kalmayıp kent ve bölgenin dışına satım yapan etkinliklerinin tümü. |
32 | anakent | 1. Bir ülkenin ya da bölgenin, çevresindeki tüm kentsel ve kırsal topluluklara (yerleşim yerlerine) ekonomik ve toplumsal yönlerden egemen bulunan ve genellikle ülkenin başka ülkelerle olan her türlü ilişkilerinin sağlandığı en büyük kenti. 2. Ülkedeki bü |
33 | anakent bölgesi | Ekonomik ve toplumsal yaşamın, daha çok özekteki kentin etkisi altında bulunduğu, ortak çıkarlarla ona bağlı olan, sınırlarını doğal koşullardan ve tüze kurallarından çok, günlük iş gidiş gelişlerinin belirlediği, sınırları, yönetsel sınırlarla herzaman ç |
34 | anakent tasarlaması | Anakentlerin kentsel işlevlerini daha iyi görebilmeleri, bulundukları ülkenin gelişmesine daha çok katkıda bulunabilmeleri, buna karşılık ona her yönden daha az yük olmaları için, toprağının kullanılmasının, ekonomik ve toplumsal etkinliklerinin belli sür |
35 | anakentleşme | Bir ülkede, anakentlerin çoğalması ve alabildiğine büyümesi olayının, kentleşme deviniminin başlıca özelliği durumuna gelmesi. |
36 | anayol | Birçok yolu besleyen ve birbirine bağlayan, kentlerin yüksek yoğunluk bölgelerinden geçen, kavşakları olan ve kent özeğini yörekentlere bağlayan yol. |
37 | anıt | Önemli tarihsel olayların geçtiği ya da kazıbilim, çağbilim ve sanat yönünden bir önemi ve özelliği bulunan, bunlarla ilgili kişilerin ve olayların anısını yaşatmak amacıyla, kentlerin herkesin gezip görebileceği yerlerine yerleştirilen, korunması ve çevr |
38 | anıtların korunması | Anıtların ve çevresinin bakım, onarım ve değerlendirilmesine ilişkin kuralları ve yöneltileri uygulamaya geçirme eylemi. |
39 | arabalık | Taşıtların kısa ya da uzun sürelerle konulması amacıyla yapılmış üstü açık ya da kapalı yer. |
40 | arayol | Anayolları birbirlerine bağlayan, onlara oranla daha dar ve daha kısa olan yollar. |
41 | ardışım | Bir yerleşim yerindeki nüfusun, düşün, uygulayım ve yaşam biçimleriyle ilgili niteliklerinin yerini, yenilerinin alması. |
42 | arındırma duralgası | 1. Bir kentin suyunun, kentlinin kullanmasına sunulmasından önce, insan sağlığı için taşıyabileceği dokuncaların belli bilimsel yöntemlerle giderildiği, süzgeç vb. araçlardan oluşan kuruluş. 2. Kentin çöplerinin insan sağlığına dokuncalı olmaktan çıkarılm |
43 | arka komşu derinliği | Bir yapının yüksekliğini aldığı yola bakmayan yüzü ile, bu yapının üzerine oturmuş bulunduğu yerbölümün arka sınırı arasında kalan uzaklık. |
44 | arkdüzen | Yaşam etkinliklerinin sonucu olarak ortaya çıkan sıvı ve atıklarla hertürlü pisliğin, insan sağlığına dokunca vermeyecek bir biçimde konutlardan ve öteki yapılardan toplanarak arıtma ve yoketme duralgalarına taşınmasını sağlayan dizge. |
45 | arnavutkaldırımı | Çoğu yuvarlak, kaba ve düzgün olmayan taşlarla yapılan yol ya da kaldırım. |
46 | artbölge | Bir kenti, kentler dizisini ya da bölgeyi çevreleyen ve onunla yakın ekonomik ve toplumsal etkileşim içinde bulunan bölge. |
47 | artık değer | İyesinin hiçbir katkısı, emeği olmaksızın, kamunun etkinlikleri sonucunda bir toprak parçasının ya da taşınmazın değerindeki artış. |
48 | artık yığın | Bir büyük anakentin yükünü yeğnilleştirmek için, kurulan uydukentlere ya da yeni kentlere taşınması öngörülen nüfus. |
49 | artıkalım | 1. Kentin düzentasarını daha kolay uygulayabilmek ve düzentasara uygun yerbölümleme yapabilmek için gerekenden daha geniş bir alanı kamulaştırma eylemi. 2. Kent yönetimine bu amaçla tanınmış yetki. |
50 | asalak kent | Aşırı ölçüde büyümesi, işsiz oranının yüksekliği, üretim işlevini yeterince yerine getirememesi ve tüketim eğilimlerini kamçılayıcı nitelikleriyle ülke ekonomisine katkıda bulunmak yerine, yük olan kent. |
51 | asmakat | Bir yapıda genellikle yer katı ile birinci kat arasında bulunan, tavanı basık, altı kapalı yarım kat. |
52 | aşırı kalabalıklık | Bir konutta yaşayan insan sayısının, genellikle benimsenmiş uluslararası barınma ölçünlerinin üzerinde bir düzeye varması. |
53 | aşırı kentleşme | Gerçek bir işleyimselleşmeye dayanmayan, kentlerdeki işsiz ve gizli işsiz sayısını ölçüsüz olarak çoğaltan, hızlı ve düzensiz kentleşme türü. |
54 | aşırı yığışım | Bir kentte, nüfusun, genellikle benimsenen uluslararası yoğunluk ölçünlerinin üstünde bir kalabalıklık düzeyine erişmesi, yığılması. |
55 | aydınlatma | Bir yerleşim yerindeki konutların, konut dışında kalan yapıların, genel yapıların ve açık alanların kent yönetimince ya da ona bağlı işletmelerce ışıklandırılması. |
56 | aykırı kullanım | Toprağın, bulunduğu kent kesiminde geçerli olan belgeleme kurallarına uymayan bir biçimde kullanılması. |
57 | ayrallık | Yetkili kamu kuruluşlarının, kimilerine belgeleme ya da yapı kurallarına bağlı olmaksızın yapı oluru vermeleri. |
58 | ayrıcalık | Belli kamu işgörülerinin görülmesi amacıyla, kent yönetimince belli kişi, kuruluş ya da ortaklıklara verilen özel olur. |
59 | ayrıcalıklı tutman | Tutmanlık sözleşmesi sona erinceye değin, bir konutta tutman olarak oturan ve sözleşmenin bitiminde o konutun iyesi durumuna gelen kimse. |
60 | ayrık ev | Yalnız bir ailenin oturduğu, öteki evlerden ayrılmış ve dört bir yanı toprak ya da bahçeyle çevrilmiş ev. |