| 391 | markaların dağıtılması | Markaların, üzerine konulduğu mallarla birlikte, çok geniş yığınlara sunulacak biçimde dağıtımı. |
| 392 | markaların dayanıksızlığı | Markaların, halkın gözünden düşüp canlılığını çabucak yitirivermesi. |
| 393 | markaların ekonomik görevi | Markaların, geniş halk toplulukları üzerindeki olumlu ya da olumsuz görevi. |
| 394 | markaların ekonomik gücü | Markaların halkın gözündeki güveni nedeniyle alım ve satım işlerindeki gücü. |
| 395 | markaların geri çevrilmesi | Uygun görülmeyen markaların, kütüğe yazımının yapılmaması ve bu durumun ilgiliye bildirilmesi. |
| 396 | markaların heryerdeliği | Markaların, üzerine konulduğu mallarla birlikte, aynı anda bütün ülkede bulunması. |
| 397 | markaların olduğu gibi korunması | Paris Birliği ülkelerinden birinde kütüğe yazılan bir markanın, öbür ülkelerde değiştirilmesinin istenememesi ve olduğu gibi korunması. |
| 398 | markaların satışı | Markaların para karşılığında başka birine verilmesi. |
| 399 | Markaların Uluslararası Kütüğe Yazım Tüzüğü | Markaların uluslararası kütüğe yazımını düzenleyen tüzük. |
| 400 | markaların zorunlu kullanılması | Kimi durumlarda, bütün ülkede marka kullanılmasının zorunlu kılınması. |
| 401 | markalı mal | Üzerine marka konulmuş olan mal. |
| 402 | markanın benzeti | Bir markanın, özdeşinin yapılması ve bunun kullanılması. |
| 403 | markanın bırakılması | Markanın, çeşitli nedenlerle kullanılmaması. |
| 404 | markanın eşya adı olmasına karşı koruma | Zamanla eşya adı olan markaların (aspirin, frijider gibi) bu durumlarını önleme. |
| 405 | markanın görüntüsü | Markanın, biçimi ve biçimin kuruluşu ile halk üzerinde bıraktığı izlenim. |
| 406 | markanın iyi tanınması | Markanın, üzerine konulduğu malın iyi olması nedeniyle kazandığı ün. |
| 407 | markanın korunması | Kütüğe yazılmış olsun olmasın bir markanın yasalarca korunması. |
| 408 | markanın kütükteki gibi kullanılması | Markanın, kütüğe yazıldığı biçimde kullanılması. |
| 409 | markanın önceliği | Markanın tecim adına yeğ tutulması. |
| 410 | markanın tanımı | Markanın, kütüğe yazımı istenirken açıklanması. |
| 411 | markanın tanınması | Markanın geniş halk topluluğu arasında bilinmesi ve tanınması. |
| 412 | markanın tekil öğeleri | Markanın, bütününü ortaya çıkaran öğelerin her biri. |
| 413 | markanın tür adı olması | Kimi markaların zamanla bir eşya türü adı olarak kullanılmağa başlaması, (eau de cologne'un kolonya olarak kullanıldığı gibi). |
| 414 | markanın üzerine konulacağı mal | Markanın, üzerine konulacağı mal. |
| 415 | markaya el koyma | Markaya, bir mal gibi elkoyma ve böylece satışını yapma. |
| 416 | markaya elatma | Markayı haksız yere kullanarak iyesine dokunca verme. |
| 417 | markayı başkalaştırma | Markayı biraz değiştirerek ya da başkalaştırarak kullanma. |
| 418 | markayı geçici koruma | Kütüğe yazılmamış ve ilk kez sergilerde gösterilen markaların, sergi süresince korunması ve kütüğe yazımda gözönünde bulundurulması. |
| 419 | markayı kullanma hakkı | Marka iyesinin markayı istediği gibi kullanabilmesi hakkı. |
| 420 | markayı kütüğe yazım yetkilisi | Bir ya da ayrı ülkelerde yaşayanların, markalarını kütüğe yazım konusunda yetkili kıldıkları kişi. |