| 151 | bulgu ilkesi | Bulgu belgesi iyesi olarak, bulguyu yapanı kabul eden anlayış. |
| 152 | bulgu özelliği | Bulgunun, bulununcaya değin bilinen uygulamadan ayrı olan ve bilinmeyen özelliği. |
| 153 | bulgu sonucu | Elde edilen bulgunun ortaya çıkardığı yenilik, düşüncenin dış dünyaya çıkardığı teknik etki. |
| 154 | bulgu sonuçları | Bulgudan elde edilen yeni ürünler. |
| 155 | bulgu tüzesi | Düşünü ürünlerinin korunması gereğiyle bir yapıt ortaya koyan yaratıcıya, tüze düzeni içinde sağlanan korumayı düzenleyen bilim dalı. |
| 156 | bulgu üstünlüğü | Bulgunun gerçekten yeni bir ürün ortaya koyabilme yeteneğindeki üstünlük. |
| 157 | bulgucu | Yeni bir şey ya da yol bulan kişi. |
| 158 | bulgucu bağışıklığı | Verilen belge ile bulgucuya tanınan dokunulmazlık ve onun haklarını koruma. |
| 159 | bulgucu hakkı | Bulgucunun, bulgusu üzerindeki hakkı. |
| 160 | bulgucuk | Bir bulgudan elde edilen yeni bir bulgu. |
| 161 | bulgucunun özel hakları | Akçalı haklar dışında, bulguya yasalarla tanınan haklar. |
| 162 | bulgucuyu anma ilkesi | Bulguyla ilgili olarak yapılan üretime ve satışa çıkarılan malların üzerine, bulgucunun adının yazılmasını isteyen anlayış. |
| 163 | bulgudan kamunun yararlanması | Kamu yararına kullanılması koşuluna uyulmaması durumunda, bulgudan ana kamu malı sayılarak yararlanma. |
| 164 | bulgulanmış şey | Bulgucunun ortaya koyduğu ve yeniliği olan sonuç. |
| 165 | bulgulardan yararlanma | Bulgulardan işletme, satma gibi özdeksel bir çıkar sağlama. |
| 166 | bulguları bölümleme | Bulguları bir temele göre bölümlere ayırma. |
| 167 | bulguların geri çevrilmesi | Yenilik niteliği bulunmaması ya da başka bir nedenle bulguların kütüğe yazılmaması. |
| 168 | bulguların sergilenmesi | Bulguların ve ürünlerinin, açılan sergilerde halka gösterilmek üzere sergilenmesi. |
| 169 | bulgunun yayılması | Bulgunun, çeşitli yollarla kütüğe yazımdan önce açıklanıp yayılması (Bu durumda olan bulgular kütüğe yazılmaz). |
| 170 | bulgunun yayımı | Çeşitli araçlar (reklam, makale, radyo gibi) yardımıyla bulgunun halka duyurulması ya da sergilerde gösterilmesi. |
| 171 | bulgusal çalışma | Yeni bir sonuca varmak ve ortaya yeni bir ürün koymak için yapılan çalışma. |
| 172 | bulguyu değerlendirme | Bulgunun, öbür bulgular karşısındaki durumunu inceleme ve yaratıcılık yönünden değerlendirip yeniliğini araştırma. |
| 173 | bulguyu işletme | Belgesi verilmiş bulguyu, yeni ürünler elde etmek için kullanma. |
| 174 | bulguyu kullanma | Bulguyu üretimde kullanarak, çeşitli yollardan başkasının yararına sunma. |
| 175 | bulucu | Bir yaratı yapan kişi, yaratıcı. |
| 176 | bulucu belgeleri | Doğu Avrupa ülkelerinde, bütün hakları devlete vermeyi kabul edenlere verilen belge. |
| 177 | bulucuyu ödüllendirme | Yaratıcıları artırmak ve onları yüreklendirmek amacıyla, bulguculara para ya da madalya ile ödül verme. |
| 178 | buluş | Büyük ve çok önemli olan bulgu. |
| 179 | büyük mağaza markaları | Büyük mağazaların, sattıkları mallar için kullandıkları markalar (bizde Gima gibi). |
| 180 | büyük markalar | Üzerine konulduğu malın iyi olması nedeniyle, geniş çapta yayılma olanağına ulaşan markalar (Arçelik gibi). |