1621 | olağandışı yansıma | Üşeryuvar (iyonosfer) katmanının dönüşül sıklığının üstündeki telsiz dalgalarının yansıması. |
1622 | olasılık | Gerçekleşen durumlar sayısının gerçekleşebilecek tüm durumlar sayısına oranı olasılık 1den küçük bir sayıdır, en çok 1 olabilir. |
1623 | oluk sığası | Verilen bir iletişim dizgesinde, bir oluktan saniyede gönderilebilecek imlem sayısı. |
1624 | oluk sıklığı | Bir iletişim dizgesinde tek bilgi birimini taşıyan sıklık kuşağı. |
1625 | oluklanım | Kovuklu bir ortam içinden, fazladan akış sağlanması. |
1626 | oluşumsal özellik | Özdeciği oluşturan öğeciklerin düzenlenimine bağlı özellik. |
1627 | oluşumsal simge | bk. yapısal simge. |
1628 | ondalık ölçü dizgesi | bk. metre dizgesi. |
1629 | onluk direnç kutusu | Onarlık iki küme ve direnç kangalından oluşan direnç kutusu birinci kümede her kangal bir ohm'luk, ikinci kümede on ohm'luktur. |
1630 | oran | İki niceliğin bölümü. |
1631 | ornatım | 1. Bir birleşikteki bir ya da daha çok hidrojen öğeciği yerine başka öğecikler geçmesi. 2. Kimi buzsullarda olağan örgü öğeciği yerine bir katışkının girmesi. |
1632 | orsalama erkin süre | Öğecik, özdecik gibi mini parçacıkların erkince devindikleri bir ortam içinde, iki çarpışma arasında geçen ortalama süre. |
1633 | ortacık | Artı, eksi ya da sıfır yüklü, eksicikten 210-1000 kat büyük kütleli temel parçacık. Yaşam süreleri milyonda bir saniye basamağında olan ortacıkların çekirdeği oluşturan parçacıkların bağlanmasına katkıda bulunduğu sanılmaktadır. |
1634 | ortak eksicikler | Ayrı iki öğeciğin bağ oluşturan dış eksiciklerinin sıfır fırıl nicem sayısı verecek biçimde eşlenmesi. |
1635 | ortalama | Bir niceliğin özdeş koşullar altında alınan ölçümleri toplamının ölçüm sayısına bölümü. |
1636 | ortalama erkin yol | 1. Bir uçun özdeciğinin, başka biri ile çarpışıncaya dek gittiği ortalama uzaklık. 2. Bir ses dalgasının, bir odada ardışık iki yansıma arasında gittiği ortalama uzaklık. |
1637 | ortalama güneş günü | Güneşin bir boylamdan ardışık iki geçişi arasındaki değişmez süre. |
1638 | ortam | Bir kuvvetin etkimesini ya da bir etikinin iletilmesini sağlayan özdeksel çevre. |
1639 | oylum | Bir nesnenin uzayda tuttuğu üç-boyutlu yer. En, boy, yükseklik denilen üç-boyutun çarpımı. |
1640 | oylumölçer | Çoğunlukla sıvı ve katıdan yoğunluklarını ölçmede kullanılan bölümlenmiş ölçme kabı. |
1641 | oylumsal göreç | Biri biraz sağdan, öteki biraz soldan çekilmiş iki resme sağ ve sol gözlerle bakmayı sağlayan, böylece üç-boyutlu görüm elde edilen aygıt. |
1642 | oylumsal zorlanıra ölçüsü | Esnek bir özdeğe etkiyen kuvvetin, oylum bitimi başına zorlanmaya oranı. |
1643 | öbek | Her öğenin tersini ve öteki öğelerle birleşkesini kapsayan aynı yapıdaki öğeler topluluğu. |
1644 | öbekleme | Çeşitli nitelikteki parçacıkları benzerliklerine göre ayırma. |
1645 | öbekler kuramı | Ardışık iki işlem sonucunun tek bir işlemle tanımlanabildiği işlemleri inceleyen uzbilimsel kuram. |
1646 | öğe | 1. Kimyasal yollarla daha yalın özdeklere bozunamayan özdek. 2. Bir kümeyi oluşturan nesnelerin her biri. |
1647 | öğecîk sayısı | Öğecik çekirdeğinde bulunan önelcik sayısı. |
1648 | öğecik | Bir öğenin kimyasal bağlanımlara giren en temel parçacığı. |
1649 | öğecik çekirdeği | Öğeciğin tüm özdeksel kütlesinin biriktiği artı yüklü parçacık. |
1650 | öğecik etkin yarıçapı | Özdecik içinde bağlanmış ögeciklerin aralarındaki uzaklığın yarısı. |