421 | düze | kimya: Bir bileşiğe ya da karışıma girecek özdek niceliği. |
422 | düzeç | fizik: 1. Bir düzlemin yataylığını anlamak, yüksekliğini denetlemek için kullanılan aygıt. 2 -Buğu kazanlarında, su düzeyini gösteren cam tüp. |
423 | düzeçleme | 1. yerbilim: Bir yerin değişik noktalardaki yükseltisini, belli bir yatay düzleme göre, (deniz yüzeyi) belirlemek için yapılan işlemlerin tümü. 2. mimari: Toprak üzerinde yatay bir çizgi oluşturmak için yapılan işlem. |
424 | düzelteç | sinema, televizyon: Seslendirme aygıtlarında kuşağın düzgün devinimini sağlayan makara. |
425 | düzelti | 1. fotoğraf: Resimler basılmadan önce kimi bozuklukları giderme amacıyla yapılan değiştirme. 2. güzelsanatlar: Bir tablo, yontu, kabartma vb. bittikten sonra yaratıcısı ya da bir onarıcısının uygulandığı küçük değişiklikler. |
426 | düzem | kimya: Bir bileşiğe ya da bir karışıma girecek özdeğin niceliğinin saptanması. |
427 | düzemölçer | hekimlik: X ışınlarıyla sağaltımda kullanılan, sayrıya uygulanacak ışın niceliğini sağaltımdan önce ve sonra ölçmeye yarayan aygıt. |
428 | düzemölçüm | hekimlik: Düzemölçer aracılığıyla ışınım düzesinin ölçülmesi. |
429 | düzen teker | mekanik: 1. Makine ya da motorda devinimin hızını düzgün tutmaya, çalışmayı düzenlemeye yarayan çark, tekerlek, düzen. 2. Bir devinimi başka bir düzene aktaran tekerlek. |
430 | düzenek | genel uygulayım: 1. Belli bir sonuç yaratabilecek biçimde düzenlenmiş öğe, parça ya da bölümlerin birleşimi. 2. Araç, gereç, aygıt vb. kuruluşu, yapısal düzeni. 3. Bu düzenin çalışmasını belirleyen özellik, işleyiş biçimi. 4. silah: Ateşli silahların işle |
431 | düzenleme | bk. ölçüleme. |
432 | düzenleyici | 1. genel uygulayım: Bir makinenin görevini istenilen ölçüde tutup ayarlayan aygıt. 2. elektrik: Akım, gerilim, sıksayı, ivme, güç, basınç, verdi Vb. çalışma öğesini değişmez kılan ya da belirli bir yasaya göre değiştiren aygıt. 3 -bayındırlık: Su alma bir |
433 | düzgüleme | metalbilim: Döküm sırasında çok hızlı soğuma ya da yanlış bir ısıl işlem sonucu bozulan madeni düzgülü duruma getirmek için uygulanan ısıl tavlama işlemi. |
434 | düzgün | dokumacılık, dericilik, boyacılık: 1. Düzgünleme sırasında kullanılan özdeklere verilen ad. 2. Dokumaya sertlik vermek için kullanılan özdek. |
435 | düzgünleme | 1. dericilik, boyacılık dokumacılık: Dokuma ya da deri gibi kimi ürünlere parlaklık ve iyi görünüm verme, yeni birtakım özellikler, nitelikler kazandırma amacıyla uygulanan işlemlere verilen genel ad. 2. Dokumaya nişasta ya da benzeriyle sertlik verme işl |
436 | düzleme | bk. düzem. |
437 | düzleyici | genel uygulayım: Yüzey düzeltme işlemlerinde kullanılan aygıtlara verilen genel ad. |
438 | eğilim açısı | bk. eğim 4, 5. |
439 | eğimölçer | 1. genel uygulayım: Bir yer, tabaka ya da çatlağın eğimini ölçmeye yarayan araç. 2. insanbilim: Canlılar ya da iskeletler üzerinde açı ölçmeye yarayan araç. 3. denizcilik: Bir gemi omurgasının yataylık derecesini ölçmeye yarayan aygıt. 4. havacılık: Özell |
440 | eker | tarım: Türlü bitki tohumlarının belirli sıra ve aralıklara göre ekim işini yapan araç. |
441 | ekimlik | işleyim: Kahve, kauçuk, kakao gibi kimi bitkilerin geniş ölçüde yetiştirildiği işletme. . |
442 | eklem | yapıcılık: Katışmaç, alçı gibi dolgu gereçleriyle doldurulan iki taş, tahta vb. arasındaki boşluk. |
443 | eklenti | genel uygulayım: Bir nesne, araç, aygıt vb. bütünleyen parçalardan her biri, yedek parça. |
444 | eksicik | fizik, kimya: Öğecik ile özdeciği yapısını oluşturan, kütlesi çekinden iki bin kez daha küçük olan eksi yüklü temel parçacık. |
445 | eksiklikölçer | demiryolu: Demiryolu raylarında madenin yapısındaki değişiklikleri, araya karışmış yabancı özdekleri ve çatlaklık gibi kimi bozuklukları saptamaya yarayan aygıt. |
446 | eksin | fizik, kimya: Artıuca giden eksi elektrikle yüklü yükün ya da kök. |
447 | eksinti | genel uygulayım: 1. Bir ürün ya da malda, kuruma, bozulma, dökülme vb. nedenlerle oluşan ağırlığa, değere ilişkin eksilme. 2. Bu eksilmeye bağlı olarak azalan nicelik ya da değer. 3-radyoculuk: Radyo ışıtaçlarında eksi yüklü olan ve elektron üreten elektr |
448 | eksiuç | 1. kimya: Elektrikli çözümlemede, sıvıya batırılıp akımın geçmesini sağlayan metal uçlardan eksi yüklü olanı. 2. metalbilim: Elektrikle yapılan temizleme, parlatma vb. işlemlerde yer alan eksi yüklü uç. |
449 | ekşit | kimya: Çözününce hidrojen yükünleri veren özdek. |
450 | ekşitleme, ekşitleştirme | 1. kimya: Ekşit durumuna getirme. 2. dokumacılık: Kullanılacak lifleri çeşitli ekşitlerle eşleme. 3. işleyim: Yeryağı arama kuyularında kireçtaşı katmanlarına, geçirgenliğinden yararlanarak üretimi artırmak amacıyla hidroklorik ekşit püskürtme işi. |