Uygulayım - XML


IDTerimAçıklama
631ısıdevimbilimfizik, kimya: Özdeğin fiziksel ve kimyasal dönüşümlerinde iş, ısı ve erkenin birbiriyle bağıntısını veren bilim dalı.
632ısıdönüştürücüdöşem: Kaynar su ya da buğu yardımıyla sıcak su elde etmekte kullanılan aygıt.
633ısılfizik, kimya: Isıyla ilgili, ısıya değgin.
634ısılçözümfizik: Özdecilkleri ısı etkisinden yararlanarak parçalama, taneciklerine ayırma işlemi.
635ısılışınımfizik: Sıcak katı cisimlerin, sıvıların ya da yüksek basınçlı sıcak gaz kitlelerinin saldığı ışınım.
636ısılkimyafizik, kimya: Kimyasal tepkimelerin ısılarını araştıran bilim dalı.
637ısılpilfizik, kimya: Çekirdeksel tepkimelerde ısı üretimi işinde kullanılan aygıt.
638ısınfizik: Bir kilogram suyun sıcaklığını, bir derece yükseltmek için gereken ısı niceliğine eşit olan ısı birimi.
639ısınırfizik: Işık almakta olan bir özdeğin eş ya da başka dalga boyunda ışınlar salabilir olması.
640ısıölçerfizik, kimya: Nesnelerin herhangi bir etkiyle aldığı ya da saldığı ısıyı ölçmeyen yarayan araç.
641ısısalanbk. ısıveren.
642ısısalardöşem: İçindeki ısıyı dışarıya kolaylıkla verebilmesi için dilimli borulardan oluşan, çevreyi ısıtmakta kullanılan aygıt.
643ısısavarotomobil: Motordaki ısı derecesinin yükselmesini önleyen soğutucu.
644ısıtaç1. döşem: Kazandan çıkan sıcak hava, su ya da buğuyu borularla dolaştırmak yoluyla bir yapının, yerin her yanını ısıtan aygıt, düzen. 2. Sıcak hava üreten aygıt. 3. Isısalara halk dilinde verilen ad.
645ısıtıcı1-genel uygulayım: Bir nesnenin, daha çok bir akışkanın sıcaklığını, kullanmadan önce yükseltmeye yarayan aygıt. 2-elektrik: Elektrikle çalışarak daldırıldığı suyu ısıtan taşınabilir araç. 3. yapıcılık: Depolanmış suyu ısıtarak konutlara dağıtımını yapan
646ısıtma1. metalbilim: Bir ısıl işlemi gerçekleştirebilmek için gerekli sıcaklığı sağlama ve işlem sonuna dek dengede tutma. 2. radyoculuk: Tungsten telciğinden elektrikli akımı geçirerek, elektronik ısıtaç eksiuçlarında gereken ısının sağlanması. 3. işleyim: a.
647ısıtmaçdöşem: Gaz ya da elektrikle çalışarak sıcak su sağlayan aygıt.
648ısıverenfizi, kimya: Isı açığa çıkaran, çevresine ısı salan (bileşme, tepkime).
649ısıyayımfizik, kimya: Devinen nesnelerle belli nicelikte ısınan taşınması olayı.
650ışık1. fizik: Yüksek sıcaklıkta ısıtılan cisimlerin akkor duruma gelmesi ya da türlü erke biçimleriyle uyarılan cisimlerin gazışıl duruma geçmesiyle yaydıkları gözle görülür ışıma. 2. fizik, gökbilim: 4000 A- 8000 A dalgaboyu aralığında, gözle görülebilen ve
651ışık solmasıbk. kararma.
652ışık titremesibk. pırıldama.
653ışıkbilgisifizik: 1. Işık yasalarını ve görme olaylarını inceleyen bilgi dalı. 2. Işık olgularıyla eş biçimde gelişen ve mıknatıssal ışınımlar doğuran olayların incelenmesi.
654ışıkgözü1. elektrik: Işıklandırıldığında madensel yüzeyden çıkan eksicikler yardımıyla çevrimde elektrik akımı oluşturan düzen. 2. döşem: Alevi sönünce elektrik çevrimini açıp yağ yakıcısını durduran ve puflamayı önleyen duyarlı araç. 3. radyoculuk: Aydınlatılan
655ışıkkıranaydınlatma: Işığın kırılmasından yararlanarak, bir kaynağın ışık akısının uzaysal dağılışını değiştirmeye yarayan araç.
656ışıklamasinema: Çevirim sırasında aydınlatılmış olan görüntünün duyarkat üzerine belirli bir süre düşerek duyarkatı etkilemesi.
657ışıklama süresisinema: Bir görüntünün duyarkata başarılı olarak saptanabilmesi için ışıklamanın sürdürüldüğü duyarkata göre belirlenen süre.
658ışıkölçeraydınlatma, optik: 1. Işık yeğinliğini ya da erkesini ölçen araç. 2. Bir ışık kaynağının, belli uzaklıkta oluşturduğu aydınlığı ölçme işinde kullanılan araç. 3. Işıkölçümsel büyüklükleri saptayan aygıt.
659ışıkölçümfizik, kimya: 1. Fiziksel, kimyasal işlem ya da olaylar sırasında açığa çıkan ısı niceliğinin ölçülmesi işlemi. 2. Bunu konu alan fizik dalı.
660ışıközü1. fizik: Boşlukta 700.000 km/sn. lik bir hızla yayılan ışık taneciği ya da erke niceliği. 2. gökbilim: Işık dalgasının erke ya da itimini taşıyan sanal parçacık. 3. aydınlatma: Değeri elektromanyetik ışınımın sıklığı ve Planck değişmezinin çarpımıyla bel

* Görseller ve İçerik tekif hakkına sahip olabilir