871 | oymabaskı | oymacılık: Çinko, bakır, tahta gibi yüzeylere kazılarak ya da oyularak yapılan resim, yazı vb. kâğıda basma işlemi. |
872 | oymacılık | güzelsanatlar, zanaat: 1. Oyma yapma sanatı. 2. Özel araçlarla metal, ağaç taş vb. oyma işlemi. 3. Oyma işçiliği. |
873 | oynama payı | mekanik: İşlenmiş bir parçanın, yapım ölçüsünde olabilir özür payı. |
874 | ozonlayıcı | kimya: Ozanlanmış oksijen ya da hava elde etmeye yarayan araç. |
875 | ozonölçer | kimya: Havayuvarındaki ozon niceliğini saptamaya yarayan araç. |
876 | öğecik | fizik, kimya: Birkaç türü birleşince çeşitli kimyasal bileşikleri, özdecikleri bir tek türü ise bir kimyasal öğeyi oluşturan, bir çekirdek ve birkaç eksicikten kurulu temel tanecik. |
877 | öğecikleşme, öğecikleştirme | fizik, kimya: Bir özdeğin tüm öğeciklerine ayrılması. |
878 | ölçek | 1. genel uygulayım: Bir büyüklüğü, niceliği ölçmeye yarayan kap, nesne, birim vb. 2. fizik: a. Bir büyüklüğü ölçmek için kullanılan karşılaştırma birimlerinden oluşan aralık. b. Türevsel, tümlevsel denklemlerde, uzaklık değişkenleriyle çarpılan katsayı. c |
879 | ölçekleme | genel uygulayım: Büyüklüğü belli ölçülerde değiştirerek küçük çapta taslaklardan büyük çapta yapılar tasarlama işi. |
880 | ölçerge | bk. karşılaştırıcı. |
881 | ölçmen | genel uygulayım: Herhangi bir ölçmenlik dalında öğrenim gören ya da çalışan kimse. |
882 | ölçmenlik | genel uygulayım: Yol, köprü, yapı, gemi ve uçak yapımıyla maden, su ve elektrik işleri gibi bayındırlık ve zanaatla ilgili uygulayımın birini konu edinen iş. |
883 | ölçübilim | 1. Ölçümler ve tartılarla uğraşan bilim dalı. 2. Ölçüler ve tartılar dizgesi. |
884 | ölçüleme | 1. genel uygulayım: Bir düzenek ya da aygıtı istenilen ölçüye getirme işlemi. 2. elektrik, mekanik: Bir makine gücünün iş yapabilme gücüne göre düzenlenmesi. 3. fotoğrafçılık: Belirgin bir görüntü elde etmek için, bir duyarkatın durumunu fotoğraf makinesi |
885 | ölçün | genel uygulayım: Yetkili bir kurumca, nitelik nicelik, ağırlık, değer vb. için saptanmış ayırıcı ve belirleyici ölçü. |
886 | ölçünleştirme | 1. genel uygulayım: Ölçünler koyma işlemi. 2. işleyim: Üretim ürünlerinin sayısını azaltma yöntemi. 3. metalbilim: Yapısı bozulan madene, iç gerilimleri ortadan kaldırarak yeniden ölçünsel bir yapı kazandırmak için uygulanan ısıl tavlama işlemi. |
887 | öndöşem | bayındırlık, yapıcılık, kentçilik: Kent düzenlenmesinde, belirli bir toprak parçası üzerinde herhangi bir yapı çalışmasına geçilmeden önce bitirilmesi gereken yol, su, havagazı, elektrik, telefon, lağım düzeninin tümü. |
888 | önelcik | fizik: Çekinleri elektrik yüküne eşit artı yük taşıyan hidrojen yükünü. |
889 | önısıtıcı | 1. genel uygulayım: Sürekli üretim düzenindeki bir özdeğin damıtma, tepkime gibi temel işlemlerden önce ısıtılmasını sağlayan aygıt. 2. mekanik: Yanma odasına girecek havayı ısıtmak için kullanılan ve baca gazları ile ısıtılan düzenek. |
890 | önleme | bk. yavaşlatma. |
891 | önleyici | bk. yavaşlatıcı. |
892 | önseçici | elektrik: Bir hız değişimi için gerekli koşulları önceden veren elektromanyetik düzen. |
893 | önyapım | yapıcılık: Önceden oluşturulmuş gereçleri belli bir tasara uygun bir biçimde birleştirerek yapıyı kurmaya dayanan ön çalışma. |
894 | önyükselteç | 1. elektrik: İm kaynağı ile güç yükselteci arasına konulan gerilim yükselteci. 2. sinema, televizyon: Alçak düzeydeki imleri yükseltecin işleyebileceği düzeye ulaştırması için imgürültü oranını düzelten aygıt. |
895 | ördekgagası | Yüklemede kullanılan bir ucu düz, geniş esnek geçenek. |
896 | örge | güzelsanatlar, mimari: Bir çoğu yan yana gelerek bir bezemeyi oluşturan, kendi başlarına bir bütün olan öğelerden her biri. |
897 | örgü | bk. örme 1. |
898 | örgücü | genel uygulayım: Örgü işleriyle uğraşan bir işte, işkolunda çalışan ya da bunun alışverişini yapan (kimse). |
899 | örme | genel uygulayım: 1. a. Örme işi ve yöntemi, b. Örülerek yapılmış olan. 2. işleyim: a. Örgü üretimine yönelik işleyim dalı. b. Bu işleyimin ürünleri. |
900 | örnek alma | bk. örnekleme. |