901 | örtek | mekanik: Hızla devinen makine parçalarını dış etkenlerden koruyan kap ya da gövde. |
902 | örtüalım | metalbilim, madencilik: Maden, metal vb. yüzeylerde paslanma, oksitlenmeyle oluşan örtüyü arıtıcı bir sıvının içine daldırarak temizleme işlemi. |
903 | örtücü | fotoğrafçılık: Belirli ışıklama süreleri elde etmek için fotoğraf makinelerinde bulunan mekanik düzen. |
904 | örüntü | bk. örge. |
905 | ötelenme | 1. genel uygulayım: Bir nesnenin aynı doğrultuda yer değiştirmesi. 2. matematik: Matematik bir uzayı ya da uzay içindeki nesneyi aynı doğrultuda bir yerden başka bir yere götürme işlemi. 3. bilişim: Bir çizeylemin, istenen yere yüklenebilmesi için gerekli |
906 | öteleyici | uziletişim: İki iletim arasında bağlantı kurmaya yarayan düzen. |
907 | özboyut | bk. konsayı. |
908 | özdecik | fizik, kimya: Oluşturduğu özdeğin tüm özelliklerini taşıyan, birbirine benzer ya da aynı öğeciklerden kurulu en küçük parça. |
909 | özdek | 1. genel uygulayım: a. Bir yapı, nesne vb. oluşturan öğe. b. Uzayda yer kaplayan varlık 2. fizik, kimya: Uzayda yer doldurup kimyasal bir yapısı olan varlık. 3. metalbilim, işleyim: İşlem ya da üretimlerde kullanılan gaz, sıvı ya da katı durumda bulunan n |
910 | özdeşbaskı | basımcılık: Bir yazı ya da resmin eşini yaparak çoğaltma. |
911 | özdevim | genel uygulayım: 1. Bir işlem, yöntem, süreç vb. özdevimli araçlar kullanarak gerçekleştirme. 2. Bir aygıta özdevimlilik özelliği kazandıran düzenek ya da işlem. 3. mekanik: a. Uygulayımsal işlemleri, el emeğini gerektirmeden özdevimli araçlarla, yürütme |
912 | özdevimli | mekanik: 1. Mekanik yollarla devinerek kendi kendine işleyen aygıt, araç vb. 2. Belirli koşullar altında, herhangi bir işletmeni gerektirmeksizin çalışan bir aygıt ya da sürece ilişkin. |
913 | özdevimlileştirme | genel uygulayım: Belirli bir işin üretiminde, insan emeği yerine geçen özdevimli bir araç, aygıt vb. koyma, özdevimli bir düzenek kazandırma. |
914 | özdirenç | fizik: Nesnelerin elektrik akımına karşı gösterdikleri direnç. |
915 | özdirençöleçer | fizik: Bir iletkenin özdirencini belirlemeye yarayan aygıt. |
916 | özdönüştürücü | elektrik: Birincil ve ikincil sargıları birleşik olan elektrik dönüştürücüsü. |
917 | özedim | işleyim: İşleyimsel süreçlerin bir çoğunun ya da tümünün makinelerle, bilgisayarlarla kendiliğinden yapıldığı düzen, yöntem. |
918 | özek | genel uygulayım: Bir oylumun orta noktası ya da bölgesi. |
919 | özekçek | fizik: Özeğe doğru giden (güç, kuvvet). |
920 | özekçek kuvvet | fizik: Bir özek çevresinde dönen nesneyi dışarı doğru atan özekkaç kuvvetinin karşıt yönde eşiti olan kuvvet. |
921 | özekçil | bk. özekçek. |
922 | özekkaç | fizik: Özekten uzaklaşan (güç, kuvvet). |
923 | özekkaç kuvvet | fizik: Bir özek çevresinde dönen nesneyi dışarı doğru atan kuvvet. |
924 | özekkaçlama | fizik: Tüp içindeki sıvıyı bir özek çevresinde döndürerek, içindeki özekleri ağırlıklarına göre ayırma işlemi. |
925 | özekkaçlayıcı | fizik: Bir motor aracılığıyla olağanüstü dönme hızı verilen bir sıvı içinde asıltı ya da sütsü biçimde bulunan katı parçacıkların, özekkaç kuvvet uygulayarak ayrışmalarını sağlayan araç. |
926 | özgelik | fizik, kimya: Bir özdek ya da olguyu belirginleyen öğelerin her biri. |
927 | özgidimli | genel uygulayım: 1. Devindirici gücü kendi içinde bulunan, kendi kendine devinen (kara, deniz, hava araç ve taşıtları.) 2. Bu özellikteki araca ilişkin. |
928 | özgüdüm | mekanik: 1. Devinen nesnenin, verilen göreve bağlı olarak kendi kendine yönetilmesine olanak veren yöntem. 2. Güdümlü araçlarda, kendi kendine yol alma yöntemi. |
929 | özirkitim | elektrik: Bir elektrik akımının kendi içinde verdiği manyetik akım nedeniyle çevrimde oluşan irkitim. |
930 | özişler | bk. özdevimli. |